İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Dünya Tel Aviv'nin yarım bıraktığı hayali KAAN gerçekleştirdi! İsrail'in Türkiye hayranlığı büyüyor

Tel Aviv'nin yarım bıraktığı hayali KAAN gerçekleştirdi! İsrail'in Türkiye hayranlığı büyüyor

İsrailli analist Shay Gal, kaleme aldığı son yazıda Türkiye’nin KAAN programıyla ulaştığı seviyeyi açıkça kabul etti. İşte detaylar...

MUHABİR: Bülent Çolakoğlu

"KAAN, Türkiye’nin stratejik alanlarda boyun eğmeme iradesinin bir simgesi. İsrail’in Lavi projesinde vazgeçtiği yerde Ankara sonuna kadar gidiyor"

"ABD KONTROLÜ ANKARA’YI YAVAŞLATABİLİR AMA DURDURAMAZ"

KAAN’ın ilk bloklarında ABD üretimi F110 motorlarının kullanılacak olması, programın Washington’ın ihracat lisansına bağlı olmasına neden oluyor. Gal, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın F110 lisansının “Kongre’de takıldığını” söylemesine dikkat çekti.

Ancak analist, Türkiye’nin bu bağımlılığı aşmak üzere attığı adımlara özellikle değindi. TEI–TRMotor iş birliğiyle geliştirilen TF-35000 motorunun Türkiye’yi dış kontrolden kurtaracak kalıcı bir çözüm sunduğunu aktaran Gal, "ABD’nin motor üzerindeki lisans kontrolü Ankara’yı yavaşlatabilir ama durduramaz. Türkiye her şeye rağmen zincirlerini kırmaya kararlı" şeklinde görüşlerini dile getirdi.

"TÜRKİYE GERİ DÖNÜLMEZ BİÇİMDE KENDİ HAVACILIK GELECEĞİNİ KURUYOR

Shay Gal, KAAN’ın uluslararası alıcılar açısından da büyük ilgi gördüğünü belirterek özellikle Endonezya’nın 10 milyar dolarlık alım anlaşmasını hatırlattı. Buna rağmen ABD lisansına bağlı motor yapısının risk oluşturduğunu ifade eden Gal, Türkiye’nin milli motorla bu sorunu çözmeye hazırlandığını yazdı.

Analist, "Türkiye geri dönülmez biçimde kendi havacılık geleceğini kuruyor ve bu, bölgede herkesten çok İsrail’i huzursuz ediyor” sözleriyle değerlendirmesini tamamladı.

TÜRKİYE'NİN 5. NESİL MİLLİ MUHARİP UÇAĞI

Türkiye’nin milli muharip uçağı KAAN’ın teknik verileri ve gelişim süreci netleşirken, Ankara’nın kendi savaş uçağını tasarlama ve üretme iradesi artık geri dönülmez bir aşamada. KAAN, Türkiye’yi ABD, Rusya ve Çin’le aynı sınıfa taşıdı.

KAAN Geliştirilmesi Projesi, Savunma Sanayii Başkanlığı ile 5 Ağustos 2016’da imzalanan sözleşmeyle hayata geçti. TUSAŞ’ın ana yüklenici olduğu program, Türkiye’nin kendi muharip uçağını tasarlayıp üretebilecek insan gücünü ve teknolojik altyapıyı kurma hedefi üzerine inşa edildi.

Bu süreçte aerodinamik testlerden yapısal mühendislik çözümlerine, kokpit tasarımından aviyonik sistemlerine kadar her aşamada en ileri teknoloji kullanıldı. Türkiye, KAAN ile birlikte 5. nesil savaş uçağı geliştirme yeteneğine sahip sınırlı ülkeler arasına girdi.

KAAN’IN TARİHİ UÇUŞLARI

KAAN, Türkiye’nin havacılık tarihinde bir dönüm noktası olarak kayda geçen iki kritik uçuş gerçekleştirdi.

21 Şubat 2024: İlk uçuş 13 dakika sürdü. KAAN, 8.000 feet irtifaya çıktı ve 230 knot hıza ulaştı.

6 Mayıs 2024: İkinci uçuşta 14 dakika havada kalarak 10.000 feet irtifaya yükseldi, 230 knot hıza ulaşarak test profilini başarıyla tamamladı.

Bu iki uçuş, Türkiye’nin tamamen yerli mühendislik kabiliyetiyle ürettiği ilk 5. nesil savaş uçağının gökyüzüne adım attığı anlar olarak tarihe geçti.

MOTOR SEÇENEĞİ: ABD KONTROLÜNDEN YERLİ GÜCE

KAAN’ın ilk üretimlerinde General Electric F110 motoru kullanılacak. Bu motor ihracat lisansına tabi olduğu için süreç zaman zaman ABD kontrol noktalarına takılabiliyor.

Ancak Türkiye, bu bağımlılığı bitirmek üzere kritik bir adım attı:

TF-35000 yerli turbofan motoru.

TEI–TRMotor iş birliğiyle geliştirilen TF-35000’in entegrasyonunun 2030’lu yılların başında tamamlanması öngörülüyor.