Berlin merkezli Alman Dış Politika Enstitüsü (SWP) tarafından yayımlanan son rapor, Türkiye’nin otomotiv sanayisinde Avrupa ve dünya için stratejik bir üretim ve tedarik merkezi konumuna yükseldiğini ortaya koydu. Raporda, Türkiye’nin yalnızca montaj yapan bir ülke değil, artık teknoloji geliştiren ve küresel rekabette söz sahibi olan bir üretim üssü haline geldiği vurgulandı.
Türkiye Otomotivde Küresel Bir Oyuncuya Dönüşüyor
SWP raporuna göre Türkiye, 2024 itibarıyla dünya otomotiv üretiminde 12’nci, Avrupa’da 4’üncü sırada yer aldı. Ticari araç üretiminde ise Avrupa’da yalnızca bir ülkenin gerisinde kalan Türkiye, aynı zamanda doğrudan 56 bin, dolaylı olarak ise 550 binden fazla kişiye istihdam sağlıyor. Otomotiv ihracatı, 2024 yılında 36,6 milyar dolara ulaşırken, bu ihracatın yüzde 59’u Avrupa Birliği ülkelerine, yüzde 13’ü ise Almanya’ya yapıldı.
Çinli Devler Türkiye Üzerinden Avrupa’ya Açılıyor
SWP raporu, Türkiye’nin Çinli otomotiv devleri için Avrupa pazarına açılan başlıca üretim kapısı haline geldiğini ortaya koyuyor. Çinli BYD, Temmuz 2024’te imzalanan anlaşma kapsamında Manisa’da büyük bir üretim tesisi kurma sürecine girerken, Chery’nin Samsun’da yatırım görüşmeleri sürüyor. Bir diğer Çinli üretici SWM Motors da Türkiye pazarına giriş için hazırlıklarını sürdürüyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a göre, bu yatırımlar Türkiye’yi “e-mobilite üssü” haline getirecek.
Almanya’dan Türkiye’ye Stratejik Yatırım Hamlesi
Almanya merkezli otomotiv tedarik devi Forvia’nın Türkiye’de yeni bir fabrika kurmaya hazırlandığı bilgisine de yer verilen raporda, bu yatırımın Çin pazarındaki gerilemeyi dengeleme ve Avrupa dışı alternatif üretim hatlarını Türkiye merkezli kurma stratejisinin bir parçası olduğu belirtildi. Türkiye’nin genç iş gücü, düşük üretim maliyetleri ve Avrupa’ya yakınlığı, Almanya için bu ülkeyi stratejik bir üretim ortağı haline getiriyor.
TOGG, Türkiye’nin Teknoloji Vizyonunu Yansıtıyor
SWP’ye göre Türkiye’nin sanayi dönüşümünün merkezinde yerli elektrikli otomobil markası TOGG yer alıyor. Eylül 2025’te Almanya pazarına girmesi planlanan TOGG, Türkiye’nin artık yalnızca üretim değil, teknoloji geliştirme kapasitesine sahip bir aktör olduğunu kanıtlıyor. 2024 yılında Türkiye’de 105 binden fazla elektrikli araç satılırken, 30 bin satışla en çok tercih edilen model TOGG T10X oldu.
Elektrikli Araçta Yeni Merkez: Türkiye
Türkiye, 2024 itibarıyla e-mobilite alanında Avrupa’nın yeni üretim merkezlerinden biri haline geldi. Devletin uyguladığı vergi teşvikleri sayesinde satılan elektrikli araçların yüzde 81’i yüzde 10’luk ÖTV diliminden yararlandı. Çinli markalara getirilen yüzde 50’lik ek gümrük vergisinin ise yerli üretimi ve Türk markalarını koruma amacı taşıdığı belirtildi. Aynı zamanda hibrit araç satışları da ciddi oranda artış gösterdi.
Almanya: Türkiye ile İşbirliği Derinleşmeli
SWP, Almanya’nın Türkiye ile ekonomik işbirliğini özellikle otomotiv sektöründe daha da derinleştirmesi gerektiğini savunuyor. Raporda, Türkiye’nin hem üretim hem de satış açısından Almanya için vazgeçilmez hale geldiği ifade edilerek, Berlin yönetimine Gümrük Birliği’nin modernizasyonunu destekleme ve Türk vatandaşlarına vize kolaylığı sağlama çağrısı yapılıyor.
Türkiye, Küresel Tedarik Zincirinin Ayrılmaz Parçası
Türkiye’nin otomotiv sektöründeki yükselişi yalnızca ekonomik bir başarı olarak değil, aynı zamanda jeopolitik bir hamle olarak değerlendiriliyor. Avrupa, Asya ve Afrika arasında kurduğu stratejik üretim koridoruyla Türkiye, artık montaj yapan değil, teknoloji geliştiren ve yön veren bir ülke konumuna geldi. Çin ile ilişkilerini ise “teknolojik denge stratejisi” temelinde yürüten Türkiye, hem Çin’den hem Avrupa’dan teknoloji transferi alarak bölgesel üretim merkezine dönüşüyor.
‘Türkiye Olmadan Avrupa Otomotiv Sektörü Yürümez’
Raporda Alman otomotiv sanayisine yönelik dikkat çeken bir uyarı da yer aldı: “Türk tedarikçiler olmadan Avrupa otomotiv endüstrisi ayakta kalamaz.” SWP, Türkiye’nin sağladığı üretim kapasitesi, lojistik avantajlar ve maliyet verimliliği ile Almanya başta olmak üzere tüm Avrupa için vazgeçilmez hale geldiğini açıkça vurguladı.
