Avrupa Birliği’ne doğrudan çağrıda bulunan ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’dan yapılan enerji ithalatının Ukrayna’daki savaşın yakıtı haline geldiğini belirtti. Trump’ın sözleri, Batılı liderlerin ekonomik tercihlerini yeniden masaya yatırmasına neden oldu.
trump’tan gönüllüler koalisyonu toplantısında dikkat çeken çıkış
Beyaz Saray’daki ofisinden çevrim içi katıldığı “Gönüllüler Koalisyonu” toplantısında sert mesajlar veren Donald Trump, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un liderliğinde toplanan Avrupalı liderlere seslendi. Toplantının ana gündemi Ukrayna savaşıydı ancak Trump, konuyu doğrudan Avrupa'nın Rusya’dan satın aldığı petrole getirdi.
Trump’ın açıklamalarına göre, sadece son bir yılda Avrupa Birliği, Rusya’ya petrol ve yakıt ürünleri için 1,1 milyar avro ödedi. Bu rakam, Ukrayna’daki savaşın dolaylı olarak Avrupa bütçeleriyle finanse edildiğini ortaya koyuyor.
"bu parayla silah alıyorlar" diyerek ab'yi suçladı
Trump, Avrupalı liderlerin, savaşın sürdürülebilirliğine katkı sağlayan ekonomik ilişkileri hâlâ kesmemiş olmasını sert dille eleştirdi. “Bu parayla silah alıyorlar. Avrupa, istemeden de olsa Rusya’nın savaş gücünü artırıyor,” diyen Trump, sadece enerji ithalatının değil, Çin ile olan stratejik iş birliklerinin de yeniden değerlendirilmesini istedi.
Özellikle Almanya, Fransa ve İtalya gibi ülkelerin Rusya’dan enerji alımına devam ettiğini ima eden Trump, bu durumu yalnızca siyasi bir zaaf olarak değil, ahlaki bir sorumluluk eksikliği olarak niteledi.
trump’tan çin vurgusu: sadece rusya değil, destekçileri de baskı altında olmalı
Rusya’nın savaşta yalnız olmadığına dikkat çeken Trump, Çin’in de Moskova’ya dolaylı destek sağladığını ileri sürdü. “Avrupa sadece Rusya’ya değil, Rusya’ya destek veren ülkelere karşı da bir duruş sergilemeli,” ifadelerini kullanan Trump, Çin’e ekonomik baskının artırılması gerektiğini savundu.
Avrupa kamuoyunun, hükümetlerinin enerji politikalarını sorgulaması gerektiğini vurgulayan Trump, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siz para verdikçe bu savaş bitmeyecek. Bu artık ekonomik bir tercih değil, tarihsel bir sorumluluk.”
avrupa’nın zor kararı: enerji güvenliği mi, siyasi duruş mu?
Trump’ın çıkışı, Avrupa’da halihazırda süren enerji krizi tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Bir yanda kış aylarına hazırlanan Avrupa ülkeleri, diğer yanda savaşın gölgesinde şekillenen dış politika. Enerji arz güvenliği ile etik duruş arasındaki bu ikilem, AB liderlerinin önündeki en çetrefilli dosyalardan biri haline gelmiş durumda.
