ABD Başkanı Donald Trump, 2026 Mali Yılı Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası’nı (NDAA) imzaladı. Yasa, yeni nesil nükleer enerji teknolojilerinin önünü açan önemli düzenlemeler içeriyor.
Trump yönetimi, özellikle yapay zekâ için çalışan veri merkezlerinin hızla artan elektrik ihtiyacı nedeniyle nükleer enerjiyi stratejik bir kaynak olarak görüyor. Demokratlar ise küçük ölçekli nükleer reaktörleri, hem daha düşük maliyetli hem de karbon salımı olmayan bir çözüm olarak savunuyor.
Bu reaktörlerin iklim değişikliğiyle mücadelede önemli rol oynayabileceği belirtiliyor. ABD ordusu da uzun süredir, şebekeden bağımsız bölgelerde kullanılabilecek mikro nükleer reaktörlerle ilgileniyor.
Kongre’den bu hafta geçen savunma bütçesi, nükleer enerji alanında çalışan çevrelerin dikkatini çeken iki önemli düzenleme barındırıyor. Uluslararası Nükleer Enerji Yasası ile ABD’nin nükleer teknolojilerinin geliştirilmesi ve yurt dışına satışı için yeni çalışma grupları kurulması öngörülüyor.
Ayrıca bu alandaki projelere ayrılan kaynakların artırılması ve kurumlar arası eş güdümün güçlendirilmesi hedefleniyor.
Yasayla birlikte ABD Uluslararası Kalkınma Finans Kurumu’nun (DFC) yetkileri de yeniden onaylandı. Bu kurumun, nükleer santral ve uranyum yakıt projelerine yatırım yapmasının önü açıldı. Böylece ABD’nin küresel nükleer enerji pazarında daha güçlü bir aktör hâline gelmesi amaçlanıyor.
Savunma yasasında yer alan bir diğer düzenleme ise Savunma Bakanlığı’nı ilgilendiriyor. Buna göre, askeri üslerde ve operasyon alanlarında nükleer enerji kullanımını koordine edecek özel bir yetkili atanacak. Bu adımın, özellikle uzak ve altyapısı sınırlı bölgelerde enerji güvenliğini artırması bekleniyor.
