İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Çocuklar ve okul

2018-2019 eğitim öğretim yılı yarıyıl tatili bitti. Tüm öğretmen ve öğrencilerimize başarılar dilerim. Bugün sizlere eğitim aksaklıklarından bahsedeceğim zaten dışarıda kime sorsan eğitim sistemimiz bozuk diyor.

2018-2019 eğitim öğretim yılı yarıyıl tatili bitti. Tüm öğretmen ve öğrencilerimize başarılar dilerim. Bugün sizlere eğitim aksaklıklarından bahsedeceğim zaten dışarıda kime sorsan eğitim sistemimiz bozuk diyor. Ne yapmalı bir kere öğretmenlerin mutlu olması gerekir mutsuz bir öğretmenden başarı beklenemez. 25 sınıflı bir okula 40 öğrenci konduğunda bu sınıftaki öğretmenden başarı bekleyemezsiniz. Herkes eğitim sistemimizi eleştiriyor ama öneri yok ne yapılması gerekir çözüm üreten yok. Bugün yazımın ağrılık konusu öğrenciler neden okulu sevmiyor okul açılmadan önce bende öğrencilerime sordum okullar açılıyor haydi gözünüz aydın dediğimde bir çoğusu; “Kar yağar inşallah tatil olur” dedi. Öğrenciler üstelik 15 gündür tatil yapıyorlar buna rağmen yine okula gitmek istemiyorlar bu konuyu çok araştırdım bir çok öğrenciyle konuştum hepsinin ortak kanısı; öğrenciler kendilerini okula ait hisetmediklerini düşünerek mutsuz oluyorlar ve bunun sonucuda zaten ben bu okula yüz puan almam için geliyorum yapsam dersimi de hemen eve kaçsam bunu düşünen bir öğrenci okulda sıkılıyor bir diğer faktörde ders saatlerinin çok uzun olması özellikle küçük yaş grubu öğrenciler 40 dakika derste tutmak mümkün değil ders saat diliminin mutlaka 20 veya 25 dakika olması gerekir. Yoksa çocuklarınıza okulu sevdiremezsiniz tabi bunuda düzenleyecek Milli Eğitim Bakanlığıdır. Okullar tatildeyken özellikle minik okuyan öğrencilerim benim dersimi hiç aksatmadılar bunu yıllardır gözlemlerim kar yağınca; “Okullar tatil çocuklar seviniyor oley bugün okullar tatil yaşasın” diyorlar ve tatil olan ilin valisinden haber gelir minik yavrularımıza. Bir de bakıyorsun il valisi müjdeyi vermiş haydi gözünüz aydın vali amcanızdan öğrencilere müjde 2 gün kar tatili... 
Yıllar önce bu tip olaya şahit olmuştum sosyal medya gazına gelen vali amca bir açıklama daha tatil bir gün uzatıldı haydi çocuklardan sosyal medyada mesaj patlaması en büyük vali bizim vali ve her kar yağışında bu böyle devam edip gider. Şimdi diyeceksiniz yollar kapalı hocam bu çocuklar nasıl gidecek okula tabiki tatil olması gerek okulların buna zaten karşı değilim madem kar yağdı ulaşım yok bunu çocukları  sevindireyim diye çocuklar üzerinden sosyal medya aracılığıyla okuldan soğutmuyor muyuz? Yarın yine kar yağsa çocukların ilk aklına gelen tatil olsa da yatsak al sana tembel toplum ve tembel toplumlar böyle yaratılıyor. Oysa çocukları spora sosyal etkinliklere kişisel becerileri doğrultusunda yetiştirsek ve ders saatlerini  düşürsek bunun yanında çocuk öğretmen ilişkilerini geliştirsek ve öğrenci müdür ilişkilerini geliştirsek daha iyi olmaz mı?

Sizlere başımdan geçen yıllar önceki bir olayı anlatayım Çatalca'ya kar yağmış her taraf kapalı köy yolları kapalı sadece Çatalca merkezde yollar açık ama ben dersime devam ediyorum okullar kapalı ama salon açık ders var. Herkes geldi ve okullar kapalı diye çok sevinen öğrenciler bu karda derse geldi neden geldi dersiniz? Bir kere mutlu oldukları için ve kendini buraya ait hisetikleri için herkes derse gelmişti ve ben çok şaşırmıştım. Demekki çocuklara okulu sevdireceksin kendilerini oraya ait hissettikleri zaman mutlu olurlar. Ve bu kar yağışında en ilginç olay Çatalca Nakkaş Köyü'nde oturan minik öğrencim yollar kapalı diye ağlıyor; “Baba bugün karate var beni karateye Çatalca'ya götür” diyor. Baba bakıyor olmuyor alıyor traktörünü çocuğunu da yanına bir de baktık Gökhan derste. Hepimiz şaşırdık tabiki babası Yılmaz Algaç abimiz kendisini her zaman saygıyla sevgiyle anıyorum Allah uzun ömürler versin. Salona girer girmez bana ilk dediği “Hocam sen bu çocuğa ne yaptın okullar tatil adam evde göbek atıyor ama karateye gelmek için başımın etini yedi yollar kapalı traktörle köyden derse geldik” şimdi burdan ne çıkaracağız? Çocuklar bulunduğu ortamda mutlu olmazlarsa  başarılı hiç olamazlar mutsuz oldukları yere gitmek istemezler ama mutlu oldukları yerede dağları aşarak gelirler varın şimdi siz düşünün.