Yeni eğitim yılı, doğa temalı etkinliklerle açılıyor
2025-2026 eğitim öğretim yılı, Millî Eğitim Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ortaklaşa yürüteceği bir uygulamayla, orman sevgisini merkeze alan etkinliklerle başlayacak. Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in duyurduğu bu tematik açılış haftası, öğrencilerin erken yaşlarda doğayla kuracağı bağı güçlendirmeyi ve çevre bilincini eğitim sürecine entegre etmeyi hedefliyor.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
Bakan Tekin’in açıklamaları, yalnızca bu yılki tematik açılışı değil, son yıllarda Milli Eğitim politikalarında atılan yapısal adımları da içeriyor. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli olarak adlandırılan yeni yaklaşım, akademik bilgi aktarımının ötesine geçerek öğrencilerin bireysel, toplumsal ve çevresel sorumluluklarını da dikkate alıyor. Orman sevgisiyle başlayacak yeni dönem, bu değer odaklı yaklaşımın ilk örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.
"Öğrenciler bilgiyle değil, hayatla buluşmalı"
Bakan Tekin, eğitim sisteminin uzun yıllar boyunca öğrencileri teoriyle yüklediğini, ancak artık bilginin yalnızca sınıflarda değil, hayatın içinde de edinildiği bir çağda yaşandığını belirtti. Yeni modelin temel hedeflerinden birinin çocukların düşünsel değil, yaşamsal farkındalıklar geliştirmesi olduğunu vurguladı. Bu kapsamda, yeni müfredatın yalnızca sadeleştirilmediğini, aynı zamanda doğrudan yaşamla ilişkilendirilen bir yapıya kavuşturulduğunu ifade etti.
Orman yangınlarının ardından farkındalık hamlesi
Bakan Tekin, bu yılın temasının özellikle yaz aylarında yaşanan ve ülke genelinde büyük üzüntü yaratan orman yangınlarının ardından belirlendiğini açıkladı.
“Eğitim yalnızca bilgi aktarmak değildir. Çocuklarımız, bu ülkenin doğasını, değerlerini, tarihini ve toplumsal birlik duygusunu da öğrenmeli,” diyerek çevresel felaketlerin yalnızca haberlerde kalmaması, sınıf içinde de tartışılması gerektiğini söyledi.
Değerler eğitimi sistemin merkezinde
Yeni dönemde öğrencilerin yalnızca akademik yeterlilikle değil, aynı zamanda çevresel, toplumsal ve kültürel bilinçle donatılması hedefleniyor. Tekin’e göre bu dönüşüm, çocuklara “millet olma azmini” ve “bir arada yaşama iradesini” aşılamayı amaçlıyor.
“Binlerce yıl farklılıklarımızla bir arada yaşamış bir milletiz. Bu mirası korumak da eğitim sisteminin asli görevlerinden biri,” dedi.
Kıyafet tartışmalarına da düzenleme geliyor
Bakan Tekin, konuşmasında yalnızca müfredat ve tematik etkinliklere değil, okul kıyafetleri gibi uygulamaya dönük konulara da değindi. Velilerden gelen geri bildirimleri dikkate aldıklarını belirten Tekin, serbest kıyafet uygulamasına dair yeni bir genelge yayınlanacağını ve bu düzenlemeyle ailelere maddi yük getirilmesinin önüne geçileceğini açıkladı.
"Modelimizi biz üretiyoruz"
Eğitimde dışa bağımlılığın azaltılması gerektiğini savunan Tekin, Türkiye’nin kendi eğitim modelini üretme kapasitesine sahip olduğunu vurguladı.
“Bize hep yabancı modelleri örnek gösteriyorlar. Oysa biz 1 milyon 100 bin kişilik bir eğitim camiasıyız. Kendi gerçekliğimizi bilen, sahadaki sorunları yaşayan ve çözüm üretebilecek bir gücüz,” diyerek Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ni dışa bağımlı değil, yerli ve katılımcı bir anlayışla geliştirdiklerini söyledi.
Yeni dönem, yeni bilinç
Orman sevgisi temasıyla başlayacak eğitim yılı, Türkiye’nin eğitim sisteminde yalnızca yapısal değil, kültürel bir dönüşümün de işaretlerini veriyor. Doğaya saygı, ortak değerler etrafında birleşme ve çocukların hayatla daha derin bağlar kurabileceği bir eğitim anlayışı, önümüzdeki dönemin temel başlıkları arasında yer alıyor.