Arçelik, 2024 yılına ait Entegre Raporu'nu yayımlayarak “Dünyaya Saygılı, Dünyada Saygın” vizyonunun sadece bir slogan değil, tüm iş stratejisine yön veren bir felsefe olduğunu yeniden ortaya koydu. CEO Hakan Bulgurlu’nun liderliğinde şekillenen bu yaklaşım, şirketin sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığını her geçen yıl daha da derinleştiriyor.
2024 boyunca uygulanan 332 enerji verimliliği projesiyle yaklaşık 60 bin GJ enerji tasarrufu sağlanırken, yeşil elektrik kullanım oranı %60,5’e ulaştı. Üstelik Arçelik'in Ankara fabrikası, World Economic Forum’un Global Lighthouse Network ağına katılarak şirketin bu alandaki liderliğini uluslararası arenada bir kez daha tescilledi.
Kurulu yenilenebilir enerji kapasitesi 90,2 MWp’ye yükseltilerek hem karbon salımı düşürüldü hem de operasyonel maliyetlerde ciddi azalmalar sağlandı. Bulgurlu’nun ifadesiyle bu dönüşüm yalnızca çevresel değil; aynı zamanda ekonomik sürdürülebilirliğe de güçlü katkılar sağlıyor.
karbon ayak izi ile mücadelede kararlı adımlar
Arçelik, Bilim Temelli Hedefler Girişimi (SBTi) ile uyumlu biçimde, 2030 yılına kadar Kapsam 1 ve 2 emisyonlarını %42 oranında azaltmayı, 2050’ye kadar ise %90 oranında azaltma taahhüdünü sürdürüyor. Bu hedef, sadece şirket operasyonlarını değil, ürünlerin kullanım aşamasını da kapsayacak şekilde genişletiliyor.
Arçelik’in toplam karbon ayak izinin %99’u Kapsam 3 emisyonlardan oluşuyor ve bunun %80’i ürünlerin kullanımında ortaya çıkıyor. Bu da şirketin sürdürülebilir tasarım ve düşük karbonlu üretim vizyonunu neden bu kadar önceliklendirdiğini net biçimde açıklıyor.
2024 itibarıyla düşük karbonlu ürünlerin toplam cirodaki payı %71,5’e yükselirken, bu oran şirketin çevreye duyarlı ürün geliştirme stratejisinin ne kadar etkili olduğunu da gösteriyor.
döngüsel ekonomi modeliyle atıklar fırsata dönüşüyor
Sürdürülebilirliğe yalnızca üretim bazında değil, ürünlerin yaşam döngüsü boyunca bütünsel bir yaklaşımla bakan Arçelik, 2024 yılında 114.468 ürünün yenilenmesini sağlayarak elektronik atık oluşumunun önüne geçti.
Bu çaba, döngüsel ekonomiyi sadece teoriye dayalı bir model olmaktan çıkararak, fiilen işleyen bir sistem haline dönüştürüyor. Eskişehir, Ulmi ve Ankara’daki tesislerde gelişmiş su arıtma sistemleri ve kaynak verimliliği odaklı üretim süreçleri, bu vizyonun somutlaştığı noktalardan sadece birkaçı.
Mısır’daki sıfır atık odaklı üretim tesisi ve Bangladeş’teki iklim riski odaklı altyapı yatırımları, Arçelik’in yalnızca Türkiye’de değil, küresel ölçekte sürdürülebilirliğe öncülük ettiğini ortaya koyuyor.
sürdürülebilirlik artık stratejinin kalbinde
Arçelik’in 2024 Entegre Raporu, sadece başarıların değil, aynı zamanda risklerin de şeffaf biçimde ortaya konduğu bir belge niteliğinde. Uluslararası Entegre Raporlama Çerçevesi (IIRC), Küresel Raporlama Girişimi (GRI) ve Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS) ile tam uyumlu hazırlanan rapor, aynı zamanda çifte önemlilik analizini de kapsıyor.
Bu analiz, sürdürülebilirliğin yalnızca çevresel değil; sosyal ve yönetişimsel etkilerini de detaylı biçimde ele alıyor. Paydaşların içgörüleriyle harmanlanmış bu yaklaşım, Arçelik’in sadece kendine değil, tüm ekosistemine karşı sorumluluk taşıdığını ortaya koyuyor.
2024 yılına ilişkin yayımlanan TSRS Uyumlu Sürdürülebilirlik Raporu, iklim ve sürdürülebilirlik kaynaklı risklerin finansal performans üzerindeki etkilerini de kapsayan kapsamlı bir çerçeve sunuyor. Şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesiyle hazırlanan bu belge, şirketin yol haritasına dair güven verici bir bakış açısı sunuyor.
