Türkiye’de ekonomi gündeminin kalbi yine altın, döviz ve borsa etrafında atıyor. Ekol TV’de canlı yayına katılan Altın ve Para Piyasaları Uzmanı İslam Memiş, altın fiyatlarındaki geri çekilmenin geçici olduğunu ve yatırımcıların bu süreci iyi değerlendirmesi gerektiğini vurguladı.
ALTIN FİYATLARI NEDEN GERİLİYOR? BU FIRSAT KAÇAR MI?
Yılın ilk yarısında yatırımcısına ciddi kazanç sağlayan altın, son üç aydır dinlenme sürecine girdi. Memiş’e göre bu bekleme hali uzun sürmeyecek. Şu anda ons altın fiyatı 3.309 dolar, gram altın ise serbest piyasalarda 4.260 TL seviyesinde işlem görüyor. Gram altının 4.200-4.300 TL bandında seyrettiğini belirten Memiş, özellikle altın borcu olanlar ve düğün hazırlığı yapanlar için bu dönemin önemli bir alım fırsatı olduğunu söyledi.
Uzman isim, yıl sonuna kadar gram altında 4.500 TL, ons altında ise 3.500 dolar seviyesinin görülebileceğini öngörüyor.
DOLAR VE EURODA YÜKSELİŞ DEVAM EDER Mİ?
Döviz piyasasında da dikkat çeken gelişmeler yaşanıyor. Memiş, doların serbest piyasada 40 TL seviyesine oturduğunu ve yıl sonuna kadar 40-45 TL bandında kalmasını beklediğini belirtti. Euro ise dolar karşısında güçlenmeye devam ediyor. Şu anda Euro/dolar paritesi 1.1726 seviyesinde ve Memiş’e göre bu oran yılın ikinci yarısında 1.20 seviyesinin üzerine çıkabilir.
Euro/TL ise 46,95 seviyelerinde işlem görüyor ve uzman isme göre bu seviyenin altına bir geri çekilme sınırlı kalabilir. Döviz yatırımcılarına düşüş beklememeleri tavsiye ediliyor.
BORSA YATIRIMCISINI NELER BEKLİYOR?
Altın ve dövizin yatırımcıyı güldürdüğü bu dönemde, borsa yatırımcısı ise şanssız bir süreçten geçiyor. Borsa İstanbul geçtiğimiz hafta 10.300 puanı görse de, teknik olarak bir geri çekilme yaşanması bekleniyor. Memiş, BIST 100 endeksinde 9.800-10.400 puan aralığının izlenmesi gerektiğini belirtiyor. Jeopolitik gerginlikler ve iç siyasetteki hareketlilik, borsanın performansını olumsuz etkilemeye devam ediyor.
Kısa vadede hızlı bir yükseliş beklemeyen Memiş, yatırımcılara kar satışlarını değerlendirmelerini tavsiye ediyor. Borsada 2025 yılı için çok pozitif bir tablo çizilmiyor.