Yeni Birlik Gazetesi
50,1756 %-0.07
57,3020 %0.06
28,3023 %0.16
3.774.504 %0.257
Yeni Birlik Gazetesi Ekonomi Kadınlar tarımın geleceğine yön veriyor: Cargill'in programıyla zeytin bahçelerinde teknoloji devrimi

Kadınlar tarımın geleceğine yön veriyor: Cargill'in programıyla zeytin bahçelerinde teknoloji devrimi

Cargill'in 2019'da başlattığı "1000 Çiftçi 1000 Bereket" kurumsal sorumluluk programı, yedinci yılında 27 ilde 7 bini aşkın çiftçiye ulaştı.

MUHABİR: Sibel Çınar

Türkiye tarım sektörünün geleceği, yenilikçi yaklaşımlar ve dijital teknolojilerle yeniden şekilleniyor. Bu dönüşümün öncü adımlarından biri olan Cargill Gıda’nın "1000 Çiftçi 1000 Bereket" kurumsal sorumluluk programı, yedinci yılını geride bırakırken ulaştığı sonuçlarla dikkat çekiyor. 2019 yılında altı ilde binin üzerindeki mısır çiftçisiyle yola çıkan program, bugün 27 farklı ilde, mısır, ayçiçeği ve kanola üreticisi 7 bini aşkın çiftçiye destek veriyor.

Cargill Gıda Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Murat Tarakçıoğlu'nun vizyonu doğrultusunda, şirketin "dünyayı güvenli, sorumlu ve sürdürülebilir besleme" hedefi, programın ana eksenini oluşturuyor. Tarakçıoğlu, programın Türkiye tarımının dijitalleşme sürecindeki kritik rolünü vurgularken, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma gayretinde olduklarının altını çiziyor.

Verimlilikte Büyük Sıçrama: Karlılık Yüzde 39 Arttı

"1000 Çiftçi 1000 Bereket", çiftçilerin refah düzeyini ve tarımsal verimliliği artırmayı temel alıyor. Programın uygulandığı 1 milyon dekardan fazla alanda elde edilen sonuçlar, dijital ve onarıcı tarımın gücünü gözler önüne seriyor. Program katılımcıları, ürün verimliliklerinde ortalama yüzde 20, karlılıklarında ise şaşırtıcı bir şekilde yüzde 39’a varan artışlar kaydetti. Bu artışlar, yalnızca çiftçinin cebine değil, aynı zamanda iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltarak çevresel sürdürülebilirliğe de katkı sağlıyor.

Adana’dan Tokat’a, İzmir’den Kocaeli’ye kadar geniş bir coğrafyaya yayılan program, katılımcılarına tamamen ücretsiz;

Özel tarımsal eğitimler,

Dijital tarım araçlarına erişim,

İhtiyaçlarına yönelik uzman danışmanlık hizmetleri

sunarak geleneksel tarım pratiklerini modernize ediyor.

Tarımın Geleceği Kadınların Elinde: Kadın Çiftçi Modülü

Programın en yenilikçi adımlarından biri, geçtiğimiz yıl hayata geçirilen Kadın Çiftçi Modülü oldu. Tarımsal üretimdeki kadın emeğini görünür kılmayı amaçlayan bu modül ile ilk etapta 100 kadın üretici programa dahil edildi. Hedef ise her yıl kadın çiftçi sayısını üç katına çıkarmak.

Kadın çiftçiler, tarımda verimlilik ve sürdürülebilirliği artırmak amacıyla teknoloji ve danışmanlık desteğiyle donatılıyor. Bu kapsamda sunulan bazı ileri teknolojiler şunlar:

Filiz Sensör İstasyonu: Toprak ve hava koşulları gerçek zamanlı izlenerek sulama süreçleri optimize ediliyor.

PestTrap Teknolojisi: Zeytin güvesi gibi zararlılara karşı erken uyarı sistemi sunularak gereksiz ilaçlamanın önüne geçiliyor.

Flowmeter Cihazı: Sulama ve su tüketimi anlık takip edilerek su verimliliği sağlanıyor.

Dijital Toprak Analizi ve Gübreleme Programı: Toprak verileri analiz edilerek her tarlaya özel gübreleme stratejileri geliştiriliyor.

Bu modül sayesinde, mısır, ayçiçeği ve kanola üreticilerinin yanı sıra, ilk kez zeytin üreticisi kadınlar da programa katıldı. Kadın çiftçilere ayrıca, ürünlerini katma değerli hale getirmeleri için satış ve dijital pazarlama eğitimleri de veriliyor.

Bandırma'da zeytin üreticisi İpek Zivane, programa katılmanın amacının sadece verimi artırmak değil, tarlasını daha bilinçli yönetmek olduğunu belirtiyor. Zivane, "Artık hem toprak hem biz kazanıyoruz" sözleriyle programın çevresel ve ekonomik faydasını özetliyor.

Uluslararası Başarı ve Yüksek Sosyal Etki

Programın sosyal, çevresel ve ekonomik etkileri, Yatırımın Sosyal Geri Dönüşü (SROI) metoduyla ölçülüyor. 2023 verilerine göre, Cargill'in programa harcadığı her 1 liraya karşılık, çiftçiler üzerinde tam 3,72 lira değerinde bir etki oluşturulduğu saptandı.

Sektöre kazandırdığı değerle "1000 Çiftçi 1000 Bereket", bugüne kadar dünyanın en prestijli inovasyon ödüllerinden Edison Ödülü dahil olmak üzere ulusal ve uluslararası alanda 50’ye yakın ödüle layık görüldü.

Murat Tarakçıoğlu, programın sadece bir kurumsal sorumluluk projesi olmadığını, aynı zamanda toplumsal eşitlik ve kapsayıcılıkta değer yaratan, dijital tarım teknolojileriyle su kullanımı, toprak sağlığı ve biyolojik çeşitliliğin artırılmasına odaklanan bir misyon olduğunu dile getiriyor. Program, çiftçilere sadece verimli üretim için değil, aynı zamanda yaşamlarını ve toplumu ileriye taşımaları için gerekli araçları ve olanakları sunmayı görev edinmiş durumda.