Kamu işçileri ile hükümet arasında yürütülen toplu iş sözleşmesi görüşmeleri kritik bir dönemece girdi. Yaklaşık 600 bin kamu işçisini doğrudan ilgilendiren zam pazarlığında, Türkiye Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) tarafından ikinci teklif kamuoyuna sunuldu. Ancak TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ’in ortaklaşa yürüttüğü işçi cephesi, bu teklifi beklentilerin oldukça altında buldu. Sendika yetkilileri, teklifin yalnızca müzakere sürecini uzattığını ve mücadele kararlılığını daha da artırdığını vurguluyor.
İşçilerin Talebi Ne?
TÜRK-İŞ, kamu işçilerinin yıllardır biriken hak kayıplarını telafi etmek amacıyla kapsamlı bir teklif sundu. Talepler arasında:
Günlük brüt ücretin 1800 TL'ye çıkarılması,
2025 yılı için ilk altı ayda yüzde 50, ikinci altı ayda yüzde 25 oranında zam yapılması,
Ücretlere ek olarak yüzde 10 refah payı verilmesi yer aldı.
Bu talepler, artan enflasyon, temel ihtiyaç fiyatlarındaki yükseliş ve geçim sıkıntısının göz önünde bulundurularak oluşturuldu.
Hükümetin İlk Teklifi: Beklentilerin Gerisinde
TÜHİS, 13 Haziran’da ilk resmi zam teklifini açıkladı. Buna göre:
2025 yılı ilk 6 ayı için yüzde 16, ikinci 6 ayı için yüzde 8,
2026 yılı ilk 6 ayı için yüzde 7, ikinci 6 ay için ise yüzde 5 zam önerildi.
Bu teklif, kamu işçileri cephesinde büyük hayal kırıklığı yarattı ve müzakerelerde gerilimin yükselmesine neden oldu.
TÜHİS’in İkinci Teklifi Açıklandı: Değişen Bir Şey Var mı?
27 Haziran 2025 tarihinde yapılan yeni görüşmede TÜHİS, ikinci teklifini açıkladı:
2025 yılı ilk 6 ayı için yüzde 17, ikinci 6 ay için yüzde 10 zam önerildi.
TÜHİS’in bu yeni oranı da işçi tarafında tatmin yaratmadı. Yapılan artışın, işçilerin temel taleplerinin ve piyasa gerçeklerinin çok gerisinde kaldığı ifade edildi.
TÜRK-İŞ'ten Net Mesaj: "Bu Teklifin Bir Anlamı Yok"
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, sunulan teklife sert tepki gösterdi:
"Zaten ne olacağını biliyorduk. Bu teklifin bir anlamı yok. Açıklamaya gerek bile görmüyorum ama kamuoyunun bilmesi adına söyleyeyim: 2025’in ilk altı ayı için yüzde 17, ikinci altı ayı için yüzde 10 teklif edildi. Bu, 'meydanları boş bırakmayın' demektir."
Ağar ayrıca, örgütlü mücadelenin daha da genişletilmesi gerektiğini vurgulayarak tüm kamu işçilerine “sürece aktif katılım” çağrısında bulundu.
Eylem Sinyali: Pazarlık Masası Yerini Meydanlara mı Bırakacak?
TÜHİS’in sunduğu ikinci teklifin de beklentilerin gerisinde kalması, grev ve kitlesel eylem ihtimalini artırıyor. Özellikle büyükşehirlerde eş zamanlı protestolar, basın açıklamaları ve iş bırakma eylemleri gündeme gelebilir. Sendikalar, kamuoyunun desteğini alarak masaya daha güçlü bir şekilde dönmeyi hedefliyor.
Süreç Nasıl İlerleyecek?
Taraflar arasındaki görüşmeler önümüzdeki günlerde devam edecek. Ancak işçi sendikaları, üçüncü bir teklifin ancak sahadaki baskı ile mümkün olabileceğini belirtiyor. Kamu işçileri, geçim sıkıntısının her geçen gün arttığı bir ortamda, hükümetten sosyal adalet ve yaşam koşullarına uygun bir teklif bekliyor.