Türk savunma sanayisi, uluslararası arenadaki etkisini güçlendirmeye devam ediyor. Dünyanın en prestijli savunma sanayii sıralamalarından biri olan Defense News Top 100 listesine bu yıl 5 Türk şirketi girmeyi başardı. ASELSAN, TUSAŞ, Roketsan, ASFAT ve MKE, savunma teknolojilerindeki yükselişi ve global pazardaki rekabet gücünü bir kez daha tescillemiş oldu.
Her yıl savunma sektörünün dev isimlerini satış gelirlerine göre sıralayan Defense News dergisi, 2025 listesinde Türkiye’nin adını altın harflerle yazdı. Milli teknoloji hamlesinin en önemli aktörleri, listeye sadece girmekle kalmadı, yükseliş de gösterdi.
zirveye giden yolda yerli güç: aselsan ve tusas öne çıktı
Listenin en üst sırasındaki Türk şirketi, 3 milyar 541 milyon dolarlık savunma geliriyle ASELSAN oldu. Geçen yıl 42. sırada yer alan şirket, bu yıl 43. sıraya gerilese de konumunu güçlü bir şekilde korudu. ASELSAN’ın hemen ardından gelen TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ), geçen yılki 50. sıradan 47. basamağa yükselerek dikkat çekti.
Roketsan, 71. sıradaki yerini sabit tutarken, ASFAT tam 16 basamak birden yükselerek 78. sıraya tırmandı. Bu artış, ASFAT’ın küresel ölçekte daha görünür hale geldiğini ve üretim gücünü artırdığını gösteriyor. MKE (Makine ve Kimya Endüstrisi AŞ) ise 84. sıradan 80. sıraya çıkarak başarı grafiğini sürdürülebilir hale getirdi.
küresel rekabetin nabzı amerika'da atıyor ama türkiye sahnede
Listenin ilk 10 sırasında 6 ABD merkezli şirket yer aldı. Zirvede ise yine değişmeyen bir isim vardı: Lockheed Martin, 68 milyar 390 milyon dolarlık savunma geliriyle liderliğini korudu. Onu RTX, Northrop Grumman ve General Dynamics takip etti.
ABD dışında Çin, Birleşik Krallık ve Fransa’nın önde gelen şirketleri de listeye damga vurdu. Çin’in iki büyük oyuncusu, savunma ihracatındaki artışla 10 büyük arasına girmeyi başardı. Avrupa’dan ise BAE Systems ve Thales dikkat çekti.
Türkiye’nin 5 şirketle listede yer alması, sadece bir sayı değil; aynı zamanda politik bir mesaj ve ekonomik bir güç gösterisi. Bu başarı, savunma sanayisinde dışa bağımlılığı azaltma hedeflerinin meyve verdiğinin en güçlü kanıtı niteliğinde.
yeni dönemin kapısı aralanıyor: türk savunma sanayii küresel bir aktör haline geliyor
Türk şirketlerinin bu listede yükselerek varlık göstermesi, sadece gelir artışı değil, aynı zamanda Ar-Ge yatırımlarındaki kararlılık, teknoloji üretiminde millileşme ve ihracat kabiliyetinin gelişimi anlamına geliyor.
Türkiye, artık yalnızca bölgesel bir güç değil; küresel savunma denkleminde söz sahibi bir üretici konumunda. Her biri kendi alanında uzmanlaşan bu şirketler, geleceğin savaş teknolojilerinde söz sahibi olmak için yarışıyor.
Yerli ve milli üretimin karşılığı, bu yıl da uluslararası alanda tescillenmiş oldu. ASELSAN’dan MKE’ye kadar her bir kurum, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın güvenliğine katkı sunan projelerle adından söz ettiriyor.
