Türkiye, yenilenebilir enerji alanında tarihinin en büyük adımlarından birini atıyor. Dünya Bankası, Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) ile yaptığı anlaşma doğrultusunda, enerji iletim sisteminin dönüşümü için 750 milyon dolarlık ilk kredi dilimini onayladı. Ancak bu sadece bir başlangıç. Toplamda 20 milyar doları aşması beklenen dev kamu yatırımı, Türkiye’nin enerji altyapısını kökten değiştirecek bir sürecin öncüsü olacak.
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Humberto Lopez, projeye ilişkin yaptığı açıklamada Türkiye’nin yenilenebilir enerji planlarını “en iddialı” bulduklarını vurgularken, bu dönüşümün başarıya ulaşması için güçlü bir iletim altyapısının şart olduğunu belirtti. Lopez'e göre, güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi yatırımları, altyapı güvencesi olmadan gerçek potansiyeline ulaşamaz.
iletim hatları geleceği şekillendiriyor
Türkiye’nin 2035 hedefi, güneş ve rüzgar enerjisinde toplam 120 bin megavatlık kurulu güce ulaşmak. Ancak bu vizyonun gerçekleşmesi, yalnızca üretim değil aynı zamanda enerjiyi güvenle taşıyacak bir şebeke altyapısının inşa edilmesini de gerektiriyor. Bu noktada devreye giren proje, yüksek gerilim doğru akım (HVDC) sistemleri gibi ileri teknolojileri de kapsıyor.
Dünya Bankası ve TEİAŞ iş birliğiyle yürütülecek olan Elektrik İletim Sisteminin Dönüşümü Projesi, sadece üretim kapasitesini değil, aynı zamanda şebeke yönetiminde dijitalleşmeyi ve bölgesel enerji entegrasyonunu da hedefliyor. Bu sayede Türkiye, sadece kendi enerji güvenliğini sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda komşu ülkelerle enerji bağlantılarını artırarak bölgesel bir enerji merkezi olma yolunda ilerleyecek.
plan parça parça değil, sistemli büyüyor
Lopez'in açıklamalarına göre bu dönüşüm tek bir adımla sınırlı kalmayacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile birlikte önümüzdeki haftalarda yeni projeler belirlenerek, yatırımın kapsamı daha da genişletilecek. Bu sadece ekonomik bir kalkınma değil, aynı zamanda iklim dostu bir enerji geleceği için de stratejik bir hamle.
Dijitalleşme, çevreci teknoloji, uluslararası entegrasyon ve yüksek ölçekli yatırım bir araya gelerek Türkiye'yi yenilenebilir enerji yarışında öne çıkarıyor. Bu büyük dönüşüm, aynı zamanda özel sektörün de önünü açacak, çünkü iletim altyapısına olan güven, yeni enerji projeleri için hayati bir zemin oluşturuyor.