Katılım finans, Türkiye’nin ekonomik vizyonunda giderek daha merkezi bir konuma yükseliyor. Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu’nun ev sahipliğinde düzenlenen Türkiye-Malezya İş Forumu, iki ülke arasında bu alandaki stratejik birlikteliği daha da pekiştirdi. Forumda, İslami bankacılıktan katılım sigortacılığına, tekafülden sermaye piyasalarına kadar pek çok alanda önemli temaslar kuruldu.
Türkiye-Malezya Ekseni: Finansal Derinleşmede Yeni Ufuklar
Katılım finansı sadece bir bankacılık modeli değil, aynı zamanda Türkiye’nin küresel finans sistemine getirdiği yerli ve etik bir alternatif olarak öne çıkıyor. Dağlıoğlu, forum kapsamında yaptığı değerlendirmede, Malezya'nın Türkiye'deki 1,5 milyar dolarlık doğrudan yatırım stokuna dikkat çekerek, iki ülke arasındaki ilişkilerin sadece geçmişe değil, geleceğe de yatırım anlamı taşıdığını vurguladı.
Türkiye’nin Asya pazarlarına açılmasında Malezya'nın önemli bir üs olduğunu kaydeden Dağlıoğlu, Türk yatırımcıların Malezya üzerinden bölgesel pazarlara erişim sağladığını, aynı şekilde Malezyalı aktörlerin de Türkiye’yi stratejik bir yatırım merkezi olarak gördüğünü ifade etti.
İstanbul Finans Merkezi: Yeni Nesil Finansın Kalbi
İstanbul Finans Merkezi’nde düzenlenen forum, Türkiye'nin finansal cazibesinin bir kez daha altını çizdi. Katılımcı ülkelere sunduğu vergi avantajları ve yatırım teşvikleriyle İstanbul, yalnızca bölgesel değil, küresel bir finans merkezi olma yolunda güçlü adımlarla ilerliyor. Dağlıoğlu, "Finansal hizmet ihracatında Türkiye artık merkezi rol üstleniyor" dedi.
Katılım Finans: Küresel Alternatifin Yerli Yorumu
Dağlıoğlu, dünyada katılım finansın yıllık bazda çift haneli büyüme kaydettiğine dikkat çekerek, sektörün 5 trilyon dolara ulaşan küresel varlığıyla ciddi bir potansiyel barındırdığına işaret etti. Etik, sürdürülebilirlik ve reel ekonomiye dayalı yapısıyla katılım finans, mevcut küresel sorunlara çözüm üretme kapasitesiyle öne çıkıyor.
“Bugünün dünyasında finansal sistemin etik temellere dayandırılması artık bir gereklilik. Katılım finans, bu ihtiyaca doğrudan cevap veriyor,” diyen Dağlıoğlu, Türkiye’nin bu alandaki hamlelerinin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda insani ve ahlaki bir yön taşıdığını da sözlerine ekledi.
Fintek ve Ar-Ge: Türkiye, Bölgesel Liderliğini Pekiştiriyor
Dağlıoğlu, katılım finans kadar finansal teknolojilerin de büyüme hikâyesinde kritik rol üstlendiğini belirtti. Türkiye’nin fintek sektöründe bölgesel güç haline geldiğini vurgulayan Dağlıoğlu, Türk girişimlerinin artık yalnızca yatırım alan değil, aynı zamanda yatırımcı çeken merkezler olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin Ar-Ge, lojistik ve imalat alanlarında sağladığı altyapının fintek firmaları için eşsiz fırsatlar sunduğunu söyleyen Dağlıoğlu, "Artık Türk fintek firmaları sadece iç pazarda değil, yakın coğrafyada da etkili aktörlere dönüşüyor," dedi.
Ortak Gelecek Vizyonu: Somut Adımlar Atılıyor
Forum kapsamında oluşturulan ajandanın, karşılıklı ziyaretlerle daha ileriye taşınması hedefleniyor. Dağlıoğlu, Türkiye’den oluşacak bir heyetin yakın gelecekte Malezya’yı ziyaret edeceğini, bu temaslarla katılım finans alanında daha kapsamlı ortaklıkların inşa edileceğini açıkladı.
“Malezya ile ilişkilerimizi sadece toplantı salonlarıyla sınırlı bırakmıyoruz. Ortak ajandamız, sahada karşılıklı yatırımlarla ve işbirlikleriyle büyümeye devam edecek” diyen Dağlıoğlu, iki ülkenin katılım finansı küresel ölçekte ileriye taşıma hedefini paylaştığını söyledi.
