Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, 2026-2028 yıllarını kapsayan yeni yatırım döneminin yol haritasını netleştirdi. Türkiye’nin dört bir yanını kapsayan projelerle ulaşım altyapısında köklü değişiklikler yapılacak. Bakan Abdulkadir Uraloğlu, yeni dönemin yalnızca yollar ve raylar değil, stratejik bir kalkınma atağı olacağının altını çizdi.
Özellikle demir yolu projeleri, bu dönemin lokomotifi olacak. Mersin-Gaziantep, Ankara-İzmir, Bandırma-Bursa-Osmaneli ve Halkalı-Kapıkule hatları sadece taşıma kapasitesini artırmakla kalmayacak; yerli raylı sistem araçlarının üretimi gibi stratejik hedeflere de yön verecek. Bu hatlara ek olarak, sinyalizasyon ve elektrifikasyon yatırımları da artacak. Verimlilik ve güvenlik odaklı bu projelerle Türkiye'nin demir ağı yeniden örülecek.
limanlardan gökyüzüne: yatırım planı "mavi vatan" ve havacılığı da kapsıyor
Deniz yolu taşımacılığı, 3 yıllık planın bir diğer kritik ayağı olarak öne çıkıyor. Bakan Uraloğlu, Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı ile Rize İyidere Lojistik Limanı’nın stratejik önemine dikkat çekti. Bu limanlar, Türkiye’nin “mavi vatan” vizyonunu lojistikle güçlendirmeyi hedefliyor.
Tüm limanlarda süreçlerin sadeleştirilmesi ve maliyetlerin düşürülmesi için kapsamlı yatırımlar yapılacak. Bürokratik engellerin kaldırılması, ihracat ve ithalat süreçlerini hızlandırarak rekabet gücünü artıracak.
Havacılıkta ise pist, apron ve taksi yollarına yönelik iyileştirme çalışmaları öne çıkıyor. Hava seyrüsefer güvenliğini artıran teknolojik yatırımlar, Türkiye'nin bu alandaki küresel konumunu sağlamlaştıracak. Uraloğlu, sadece yeni havalimanı yapmak yerine, mevcut altyapının güçlendirilmesine odaklanacaklarını vurguladı.
kara yollarında öncelik güvenlik ve akışa verilecek
Yeni yatırım döneminde kara yolları da dönüşümden nasibini alacak. Trafik darboğazlarını ortadan kaldırmak, varlık yönetim sistemini geliştirmek ve hizmet seviyesini yükseltmek, temel hedefler arasında yer alıyor.
Özellikle günlük ağır taşıt trafiği 1000 aracın üzerinde olan güzergâhlarda, bitümlü sıcak karışım kaplama projelerine öncelik verilecek. Ayrıca köprü ve viyadüklerin onarımı, üstyapı iyileştirmeleri ve trafik güvenliğini artırıcı projeler ön plana çıkacak. Türkiye’nin dört bir yanındaki yollar, sadece fiziksel olarak değil, fonksiyonel olarak da yenilenecek.
kent içi ulaşımda "talep bazlı raylı sistem" dönemi başlıyor
Bakanlığın dikkat çeken diğer hamlesi ise kent içi raylı sistem projelerinde yeni kriterlerin devreye girmesi olacak. Artık tramvay, hafif raylı ve metro sistemleri, yolcu yoğunluğuna göre değerlendirilecek. Raylı sistem planlamasında minimum yolcu sayısı esas alınarak, kaynak israfının önüne geçilecek.
Yetersiz kalan güzergâhlarda ise otobüs ve metrobüs gibi alternatif çözümler devreye alınacak. Bu yaklaşım, metropol şehirlerde yaşayan milyonlarca vatandaşın trafik çilesini azaltmayı hedefliyor.
lojistikte yeni dönem: entegrasyon, hız ve verimlilik
Türkiye'nin lojistik üssü olma hedefi, bu plan döneminde daha güçlü adımlarla desteklenecek. Çukurova, Batı Karadeniz ve Marmara başta olmak üzere, mevcut ve yeni lojistik merkezlerde standart yükseltme çalışmaları yapılacak.
Yeni projeler, yük talebinin yoğun olduğu demir yolu koridorları üzerine inşa edilecek. Uraloğlu, bu yatırımların yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda stratejik bir tercih olduğunu belirtti. Kombine taşımacılık uygulamalarının geliştirilmesiyle birlikte, taşımada zaman ve maliyet tasarrufu sağlanacak.
türkiye ulaştırmada entegre planlama dönemine geçiyor
Yeni yatırım döneminin ayırt edici özelliği, tüm ulaştırma modlarının bir bütün olarak ele alınması. Türkiye Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı’na dayanan bu yatırımlar, sadece tekil projeler değil, birbirini tamamlayan sistemler olarak tasarlanıyor.
Bakan Uraloğlu’nun açıklamalarına göre, ulaştırma projelerinde kalite, güvenlik, verimlilik ve sürdürülebilirlik dört temel ilke olacak. Bu da Türkiye’nin ulaştırma altyapısında dijital dönüşümle entegre bir sıçrama yapacağının göstergesi.