Yatırım dünyasında yenilikçi adımlarıyla öne çıkan Vakıf Katılım, finansal getiriyi artırmak isteyen tasarruf sahiplerine özel yepyeni bir ürünle gündemde: Kazandıran Hesap. Bu yeni hesap türü, klasik katılım hesaplarının ötesine geçerek hem kira sertifikası avantajı hem de kâr paylaşımı fırsatı sunuyor.
Türkiye’de yatırımcı davranışları dönüşürken, güvenilir ve kazançlı birikim modellerine olan talep de artıyor. İşte tam da bu noktada devreye giren Kazandıran Hesap, %50 katılım hesabı ve %50 kira sertifikası birleşimiyle, risk dağılımı sağlarken aynı zamanda yüksek getiri beklentisi olan yatırımcıların radarına giriyor.
kazandıran hesap nasıl çalışıyor?
Yatırımcıların ilgisini çeken en önemli detaylardan biri, Kazandıran Hesap’ın sadece 10.000 TL ile açılabiliyor olması. 31 ila 45 gün arasında değişen vade süresiyle sunulan bu ürün, kısa vadede yüksek getiri beklentisine yanıt veriyor. %98/2 oranında kâr paylaşımı içeren bu sistemde, birikimler %2,5 stopaj avantajı ile daha az vergi yüküyle değerlendiriliyor.
Katılım finans sistemine entegre edilen bu yeni model, sadece fiziksel şubelerden değil, 1 Ağustos 2025 itibarıyla dijital platformlar üzerinden de kullanılabilir hale geliyor. Bu adım, teknolojiye adapte olmak isteyen kullanıcılar için önemli bir eşik niteliğinde.
müşteri odaklılık yeniden tanımlanıyor
Vakıf Katılım Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Fatih Yorulmaz, Kazandıran Hesap’la ilgili yaptığı açıklamada şu sözleri vurguladı:
“Yatırımcılarımız artık sadece yüksek kazanç değil, kolay erişim ve dijital yönetilebilirlik de talep ediyor. Biz de bu talepleri dikkate alarak, Kazandıran Hesap’ı bakiye farkı gözetmeksizin herkesin kullanımına sunduk. Yatırımlarını kısa vadede değerlendirmek isteyen herkese hitap eden bir yapıyı hayata geçirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.”
Finansal erişilebilirliğe önem veren bu anlayış, hem küçük hem de orta ölçekli yatırımcılara güvenli bir liman sunmayı hedefliyor.
katılım finansında yeni bir dönem başlıyor mu?
Kazandıran Hesap, yalnızca bireysel kullanıcılar için değil, katılım finans piyasasının genel gelişimi açısından da önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Hem gelir getirici hem de vergi avantajı sağlayan bu hibrit yapı, gelecekte benzer ürünlerin önünü açabilecek bir model oluşturuyor.
Yatırımcısına sadece kazanç değil, aynı zamanda kontrol, erişim ve şeffaflık sunan bu hesap türü, geleneksel yöntemlerden sıkılanlar için güçlü bir alternatif olarak öne çıkıyor.