Altın Nereden Geldi?
Bilim insanları, altının Dünya’da doğal olarak oluşmadığını, milyarlarca yıl önce uzaydan geldiğini söylüyor. Yeni araştırmalarsa, altının kökenine dair bildiklerimizi kökten değiştirebilir.
Kadim medeniyetlerden modern yatırımcıya kadar, altın yüzyıllardır hem ekonomik hem kültürel bir değer taşıyor. Ancak bu değerli metalin kökeni, şimdiye dek tahmin edilenden çok daha karmaşık olabilir.
Altın Yıldızlardan Geldi
Bilim insanlarına göre, altın elementi Dünya üzerinde oluşmuş değil. Zira altın gibi ağır elementlerin oluşumu, yalnızca yıldız patlamaları (süpernova) ya da nötron yıldızlarının çarpışması gibi devasa kozmik olaylarda mümkün. Bu nedenle, Dünya üzerindeki tüm altının, yaklaşık 5 milyar yıl önce Güneş’e yakın bir noktada gerçekleşen şiddetli bir yıldız çarpışması sonucu oluştuğu ve bu çarpışmanın ardından uzaya yayılan ağır elementlerin, o sırada oluşmakta olan Dünya’nın yapısına karıştığı düşünülüyor.
Bugün yer altından çıkarılan altın rezervlerinin kökeni de işte bu kozmik serpintiye dayanıyor.
Mantonun Sınırları Aşılmış Olabilir
Geleneksel bilimsel görüşe göre, Dünya'nın altın rezervlerinin neredeyse tamamı, mantoda yer alıyor. Daha da derinlerde bulunan çekirdekteki altının ise yeryüzüne çıkamayacağı kabul ediliyordu. Çünkü çekirdek ile manto arasında, maddelerin geçişine engel olan yoğun bir sınır tabakası bulunduğu düşünülüyordu.
Ancak Göttingen Üniversitesi’nden araştırmacıların yürüttüğü ve Nature dergisinde yayımlanan son çalışma, bu varsayımı tartışmaya açtı.
Volkanik Kayalarda Rutenyum İzleri
Araştırmacılar, Hawaii Adaları’ndaki volkanik kayalarda, nadir bir element olan rutenyumun izlerine rastladı. Bu izlerin ne yer kabuğundan ne de mantodan kaynaklanabileceği kimyasal analizlerle belirlendi. Bilim insanlarına göre, bu izler doğrudan Dünya'nın çekirdeğinden gelen bir kaynakla açıklanabilir.
Bu bulgu, çekirdeğin tamamen yalıtılmış bir bölge olduğu yönündeki klasik görüşü zayıflatırken, değerli metallerin çekirdekten volkanik aktiviteler aracılığıyla yüzeye taşınabileceğini gösteriyor.
Değerli Metallerin Yeni Rotası
Bilim insanları bu keşfin, yalnızca Dünya’nın jeolojik geçmişini değil, aynı zamanda altın ve benzeri metallerin yüzeye nasıl ulaştığını anlamamız açısından da kritik olduğunu belirtiyor. Aynı zamanda bu bulgu, gelecekte değerli maden arama stratejilerinde devrim yaratabilir. Çünkü çekirdek kaynaklı izlerin bulunduğu bölgeler, yeni nesil madencilik faaliyetleri için öncelikli alanlar haline gelebilir.