kimdir hayatı?
José Alberto Mujica Cordano, 20 Mayıs 1935'te Uruguay’ın başkenti Montevideo’da dünyaya geldi. Babası Bask kökenli bir çiftçi, annesi ise İtalyan göçmeni bir çiçekçiydi. Henüz beş yaşındayken babasını kaybetti. Gençliğinde bisiklet yarışlarına katıldı, 13 ila 17 yaşları arasında çeşitli kulüplerde aktif sporcu olarak yer aldı. Ardından, annesinin mesleğini devralarak çiçekçilikle geçimini sürdürdü.
Gençlik yıllarında tupamaros gerillalarına katıldı
1960’lı yılların ortasında, Küba Devrimi'nden esinlenerek Tupamaros şehir gerillasına katıldı. Bu örgüt, Uruguay'daki otoriter yönetimi sarsmayı ve sosyal adaleti sağlamayı amaçlıyordu. Mujica, Pando kasabasının kısa süreli işgalinde telefon santralinin ele geçirilmesinde aktif görev aldı. Ancak siyasi mücadelesi onu defalarca tehlikeye soktu.
1970 yılında bir çatışmada altı kurşunla yaralandı. Toplamda dört kez tutuklandı, iki kez hapisten kaçmayı başardı. En meşhur kaçışı 1971'de, Punta Carretas Cezaevi’nden 100’den fazla mahkumla birlikte kazılan bir tünelle gerçekleşti.
esaret yılları
1973 yılında Uruguay'da Juan María Bordaberry liderliğinde gerçekleştirilen askeri darbenin ardından Mujica ve Tupamaros liderleri özel gözaltı koşullarında hapsedildi. İşkencelere maruz kaldı, iki yılını neredeyse tamamen karanlık ve nemli bir kuyunun dibinde hücre hapsinde geçirdi. Toplamda 14 yılını cezaevinde geçirdiği bu dönem, onun zihinsel ve fiziksel sınırlarını zorladı.
siyasi hayatı
1985’te askeri rejimin sona ermesi ve demokratik yönetime dönüşle birlikte, Mujica da genel af kapsamında özgürlüğüne kavuştu. Aynı yıl Tupamaros, Geniş Cephe (Frente Amplio) koalisyonuna dahil oldu. Bu süreçte Mujica, halkla doğrudan temas kurduğu, dürüst ve sade bir siyasi çizgi izledi.
1994’te Temsilciler Meclisi'ne
1999’da Senato'ya
2005-2008 arasında Tarım, Hayvancılık ve Balıkçılık Bakanı olarak kabinede yer aldı.
2009’da Geniş Cephe'nin adayı olarak katıldığı seçimleri kazanan Mujica, 1 Mart 2010’da Uruguay'ın 40. Cumhurbaşkanı olarak göreve başladı. Başkanlığı döneminde Uruguay’da bir dizi köklü toplumsal ve ekonomik reform gerçekleştirdi:
döneminde yapılan reformlar
2012’de kürtaj yasal hale geldi.
Dünyada bir ilki gerçekleştirerek devlet kontrollü esrar üretimi ve satışına izin verildi.
uyguladığı sosyal politikalar
Yoksulluk oranı %18’den %9.7’ye geriledi.
Asgari ücret iki katına çıkarıldı.
Sosyal harcamalarda ciddi artışa gidildi.
İşçi sendikaları güçlendirildi.
neden öldü hastalığı?
Nisan 2024’te yemek borusunda kanser olduğu açıklandı. Ocak 2025’te ise tedaviyi reddettiğini duyurdu:
“İki kronik hastalığım var. Vücudum artık tedaviyi kaldıramaz.”
13 Mayıs 2025’te, doğum gününe bir hafta kala 89 yaşında hayatını kaybetti.
Son röportajında şunları söyledi:
“Dürüst olmak gerekirse ölüyorum. Hayat güzel bir mucize. Mutluluğu değil, zenginliği kovalıyoruz. Ama farkına varmadan hayat geçiyor.”
vasiyeti köpeğinin yanına gömülmek
Mujica, çiftlikteki sadık köpeği Manuela'nın mezarının yanına, sekoya ağacının altına gömülmek istediğini ifade etti. Devlet töreni yerine sade bir veda tercih etti. “Bir savaşçının dinlenme hakkı vardır” sözleri, mücadelelerle dolu yaşamının özetiydi.
emekliliğindeki siyasete etkisi
Kasım 2024 seçimlerinde desteklediği Yamandú Orsi'nin başkan seçilmesi, onun son siyasi zaferi oldu.
Partisi Halk Katılım Hareketi (MPP) parlamentoda tarihî bir oy oranına ulaştı.
Çiftliği ve siyasi mücadelesiyle elde ettiği her şeyi gelecek kuşaklara manevi miras olarak bırakmak istedi.
Siyasetten çekildiğini şu sözlerle duyurdu:
“Artık çiftliğimde siyasi kararlar alınmıyor. Sadece sempati duyduğum konularda destek veriyorum.”
time dergisi'nin verdiği isim
TIME dergisi tarafından “Dünyanın en yoksul başkanı” olarak tanımlanan Mujica, yalnızca Uruguay’da değil, tüm dünyada sadelik ve dürüstlüğün simgesi haline geldi. BM’deki konuşmaları, tüketim kültürüne karşı yaptığı uyarılar, demokrasinin özüne vurgu yapan mesajları genç nesillerin kalbinde karşılık buldu.