Altın piyasalarında küresel gelişmelere paralel olarak hareketlilik devam ediyor. Özellikle ABD siyasetindeki dalgalanmalar, altının seyrini doğrudan etkiliyor. Geçtiğimiz hafta zirveyi gören altın, yatırımcılar açısından yeniden dikkatle takip edilen bir yatırım aracı haline geldi.
Ekonomist Muhammet Bayram, TGRT Haber canlı yayınında yaptığı değerlendirmede, 2025 yıl sonu için gram altın fiyatının 4.750 TL seviyelerine ulaşabileceğini belirtti. Bayram, altın fiyatlarının küresel belirsizlikler karşısında yeniden yükseliş eğilimine gireceğini ifade ederek, şu anda yaşanan geri çekilmelerin bir alım fırsatı sunduğuna dikkat çekti.
“TRUMP’IN EKONOMİ POLİTİKALARI ALTINI ŞEKİLLENDİRİYOR”
ABD eski Başkanı Donald Trump’ın ekonomi politikalarının piyasalarda belirsizlik yarattığını belirten Bayram, “Trump, uluslararası ticaretin dengesini zorlayan çıkışlarıyla altın piyasasında hareketliliğe sebep oluyor. Trump’ın ekonomik söylemleri, özellikle döviz ve değerli metaller üzerinde güçlü etkilere sahip,” dedi.
Bayram ayrıca, Trump’ın dış politikada yaptığı agresif açıklamaların, altının ons fiyatında dalgalanmalara neden olduğunu vurguladı. “Altın ons bazında 3.500 doları test edebilir,” diyen Bayram, bu durumda gram altının da yeniden 4.500 TL'nin üzerine çıkabileceğini dile getirdi.
GRAM ALTINDA SON DURUM: ALIM FIRSATI MI DOĞUYOR?
7 Mayıs itibariyle gram altın 4.213 TL seviyesinden işlem görüyor. Çeyrek altın 6.980 TL, cumhuriyet altını ise 27.790 TL düzeyinden satılıyor. Altının ons fiyatı ise, yüzde 1,2 değer kaybıyla 3.391 dolar seviyesinde bulunuyor.
Bayram, yatırımcıların bireysel ekonomik durumlarına göre hareket etmesi gerektiğini ifade ederek, “Altın fiyatları geri çekildiğinde kademeli alımlar fırsat doğurur. 4.500 TL’den 4.200 TL bandına gelen altın, yatırımcıya psikolojik olarak da bir destek sunuyor,” açıklamasında bulundu.
“ALTIN 4.000 TL’NİN ALTINA İNMEZ”
Bayram, altının gram fiyatının uzun vadede 4.000 TL'nin altına düşmesini beklemediğini ifade ederek, yatırımcılara temkinli iyimser bir strateji önerdi. "Altın yükseldiğinde satmalı, düştüğünde almalı," diyerek klasik yatırımcı davranışını hatırlattı.
Türkiye'nin güçlü ekonomik yapısı ve güven veren finansal politikaları sayesinde, yatırımcıların kısa vadeli dalgalanmalara karşı bilinçli ve sabırlı bir şekilde hareket etmesi gerektiği vurgulandı.