Olayın Gelişimi ve Adli Süreç
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan resmi açıklamada, olayın 23 Nisan 2025 tarihinde gerçekleştiği ve şüpheli G.G.’nin sevk ve idaresindeki otobüsle görevli polislerin dur ihtarına uymayarak aracı doğrudan polislerin üzerine sürdüğü bildirildi. Söz konusu eylemin ardından şüpheli, "zincirleme şekilde görevli memura mukavemet" suçlamasıyla tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, yapılan sorgulama sonrası G.G. hakkında yurt dışına çıkış yasağı ve ev hapsi kararı verdi.
Bakan Tunç’tan Açıklama: “İddialar Gerçeği Yansıtmıyor”
Konuya ilişkin kamuoyunda oluşan bilgi kirliliğine Adalet Bakanı Yılmaz Tunç net bir dille açıklık getirdi. Bazı basın yayın organlarında yer alan “23 Nisan’da milletvekillerini 1. Meclis’e götürdüğü için tutuklama talep edildi” yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını ifade eden Tunç, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“CHP otobüsünü kullanan sürücü hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, görevli polis memurlarının dur ihtarına uymaması ve otobüsü polislerin üzerine sürmesi nedeniyle soruşturma başlatılmıştır. Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği tarafından da ‘zincirleme şekilde görevli memura mukavemet’ suçundan ‘konutu terk etmeme’ adli kontrol tedbiri uygulanmıştır.”
Kamera Kayıtları Şüpheyi Güçlendirdi
Olay anına ilişkin güvenlik kamerası kayıtları da soruşturma dosyasına dahil edildi. Görüntülerde Gökhan G.’nin, uyarılara rağmen otobüsü güvenlik güçlerinin üzerine sürdüğü açıkça görülüyor. Bu görüntüler, savcılık tarafından delil olarak değerlendirildi.
CHP’li Bulut’tan Tepki: Gerçekler Çarpıtılıyor
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut ise olayla ilgili sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarda, partili şoför Gökhan G.’nin “sıradan bir görevini yerine getirdiğini” öne sürerek tepki gösterdi. Ancak yargı makamlarının ortaya koyduğu somut veriler ve kamera kayıtları, olayın güvenlik güçlerine yönelik ciddi bir tehdit içerdiğini gözler önüne serdi.
Hukuk Devleti Gereği Süreç İşliyor
Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Her vatandaş gibi kamu görevlileri de yasalar karşısında eşittir. Kolluk kuvvetlerinin görevini yapmasını engelleyen, onları hedef alan ya da tehdit eden her eylem, hukuk çerçevesinde değerlendirilmeye devam edecektir. Yargı süreci, devletin bağımsız ve tarafsız kurumları tarafından yürütülmekte olup kamu düzenini tehdit eden hiçbir girişime müsamaha gösterilmemektedir.