Başbakanlıktan İdam Sehpasına Uzanan Süreç
Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçen 27 Mayıs 1960 askeri darbesi, halk iradesine karşı yapılan ilk açık müdahale olarak kayıtlara geçti. Demokrat Parti'nin karizmatik lideri ve Türkiye Cumhuriyeti'nin 9. Başbakanı Adnan Menderes, bu süreçte görevden alındı ve Yassıada'da kurulan mahkemede yargılandı. 62 yaşındaki Menderes, 17 Eylül 1961 tarihinde İmralı Cezaevi'nde idam edilerek hayatını kaybetti.
Yassıada Davaları: Siyasi Linç mi, Adalet mi?
Darbe sonrası kurulan Yüksek Adalet Divanı tarafından başlatılan davalar, sadece bir yargılama süreci değil; aynı zamanda Demokrat Parti’ye karşı yapılan siyasi bir linç kampanyası olarak da tarihe geçti. Menderes, anayasa ihlali, muhalefet partisine yönelik baskılar, kamu kaynaklarının kötüye kullanımı ve çeşitli davalarla suçlandı.
Bebek Davası ve Köpek Davası: Yargılamalarda Sınır Tanınmadı
Yassıada'daki yargılamaların en çok ses getirenlerinden biri, "Bebek Davası" oldu. Menderes'in opera sanatçısı Ayhan Aydan ile yaşadığı birliktelikten dünyaya gelen bebeğin öldürüldüğü iddiası üzerine açılan bu dava, özel hayata yapılan müdahalenin boyutunu ortaya koydu. Ancak dava sonunda Menderes beraat etti.
Bir başka ilginç dava ise “Köpek Davası”ydı. Tarım Bakanı Nedim Ökmen’in köpeğinin, kamu kaynaklarıyla alınması iddiasıyla açılan bu dava, Türkiye’de bir cumhurbaşkanının da yargılandığı ilk dosya oldu. Bu dosyada Celâl Bayar da sanık olarak yer aldı.
Siyasi Baskılar ve Yasama Yetkisini Kötüye Kullanma Suçlamaları
Adnan Menderes, özellikle 1957 seçimleri öncesinde din ve milliyetçilik temalarını ön plana çıkararak “Vatan Cephesi” çağrısıyla toplumun desteğini toplamayı hedefledi. Ancak bu süreçte muhalefetin özgürlüklerini kısıtladığı iddiasıyla yargılandı. Geyikli Olayları bu kapsamda öne çıktı. CHP’li milletvekillerinin dolaşım özgürlüğünün kısıtlanması gerekçesiyle ceza aldı.
Darbenin Gerekçesi: Laiklik ve Rejimi Koruma Kılıfı
Milli Birlik Komitesi, darbenin gerekçesi olarak laiklik ilkesine aykırı uygulamaların artmasını ve iç çatışma riskini gösterdi. Ancak asıl hedefin, halk tarafından seçilmiş bir iktidarın devrilmesi olduğu günümüzde daha net bir şekilde anlaşılıyor. Darbe sonrası kurulan askeri yönetim, anayasa dışı yöntemlerle demokratik iradeye müdahale etti.
Menderes’in Özel Hayatı: Kamuoyunda Hedef Haline Getirildi
Adnan Menderes’in özel yaşamı da hedef alınarak kamuoyunun önüne çıkarıldı. Ayhan Aydan ile yaşadığı ilişki üzerinden yürütülen algı operasyonları, dönemin medya ve yargı gücüyle sistemli bir şekilde işlendi. Ancak bu iddiaların çoğundan beraat etti.
Demokrasi Şehidi: Anıt Mezar ve Milli Hafıza
17 Eylül 1961'de idam edilen Adnan Menderes, daha sonra milletin vicdanında aklanan bir lider olarak anıldı. Menderes’in naaşı İstanbul’un Topkapı semtinde yer alan Anıt Mezarı’nda bulunmaktadır. Bugün, bu anıt sadece bir mezar değil; demokrasi mücadelesinin simgesi olarak yükselmektedir.