Milli Ruhun Temsilcisi Süleyman Arif Emre İstanbul’da Dualarla Yâd Edildi
Türkiye’nin milli ve manevi değerlerini temel alan siyasi mücadelesinde iz bırakan isimlerden biri olan Süleyman Arif Emre, vefatının yıl dönümünde İstanbul’da anlamlı bir programla anıldı. Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi’nin öncülüğünde gerçekleşen etkinlikte, hem gönülleri fetheden şiirleriyle hem de milli duruşuyla öne çıkan Emre’nin fikir ve dava mirası bir kez daha hatırlandı.
Milli Hafızaya Kazınan Bir Lider
TYB İstanbul Şubesi’nde düzenlenen anma programında, Süleyman Arif Emre’nin yakın dava arkadaşları, sevenleri ve kültür-sanat camiasından çok sayıda isim bir araya geldi. Programın açılışında Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan etkinlikte, dualar eşliğinde milli hafızada iz bırakan bu büyük münevverin hayatı ve mücadelesi yâd edildi.
Siyaseti Ahlakla Yoğuran Bir Duruş
TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, yaptığı etkili konuşmada Emre’nin şahsiyetinde tecessüm eden yüksek ahlaki duruşa dikkat çekti. Bıyıklı, “Süleyman Arif Emre, sadece bir siyasetçi değil; inançla şekillenen bir fikir adamı, irfan sahibi bir münevverdi. O, siyaset arenasında seviyeyi yükselten bir karakterdi.” sözleriyle Emre’nin misyonunu vurguladı.
Şair Ruhuyla Siyasete Mana Katan İsim
Programda Emre’nin aynı zamanda edebi yönü de ön plana çıkarıldı. Bıyıklı, Emre’nin aruz vezniyle kaleme aldığı şiirlerin, Necip Fazıl gibi üstatların takdirini kazandığını ifade ederek, “Onun şiirlerinde dava ruhu, medeniyet şuuru ve ahlaki seferberlik vardır. Mecliste sözleriyle, kaleminde ise şiirleriyle mücadele eden bir öncüydü.” dedi.
Dava Adamlarının Kardeşlik Halkası
Emre’nin, Necip Fazıl Kısakürek ve Osman Yüksel Serdengeçti gibi güçlü kalemlerle omuz omuza verdiği mücadelenin, bugün hala genç kuşaklara örnek teşkil ettiğine dikkat çekildi. TYB yetkilileri, bu tarz vefa programlarının sadece bir anma değil, aynı zamanda milli dirilişin fikirsel temellerini genç dimağlara aktarma vesilesi olduğunu belirtti.
Dualarla Uğurlandı, Dava Ruhu Yaşatılıyor
Anma programı, Kur’an tilaveti ve dualarla son buldu. Katılımcılar, Süleyman Arif Emre gibi dava öncülerinin hatırasının yaşatılmasının Türkiye’nin köklü medeniyet iddiasının bir parçası olduğunu belirtti.