Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo, göreve geldikten sonraki ilk yurt dışı ziyaretini Türkiye’ye gerçekleştirdi. Ankara’daki resmi temasları kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile baş başa görüşen Papa, ardından Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’nde düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
"Başta bu salondan yansıyanlar olmak üzere ziyaret boyunca Türkiye'den verilecek mesajların Türk-İslam dünyasına, tüm Hristiyan coğrafyasına ulaşacağına, dünyada barış umutlarını daha da artıracağına yürekten inanıyorum"
diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ardından kürsüye çıkan Papa 14. Leo, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
“Bu Toprakların Hristiyanlıkla Derin Bağları Var”
Papa ise teşekkürün ardından sözlerine şöyle devam etti:
“Bu ülkenin Hristiyan kökenleriyle ayrılmaz bağları vardır” diyen Papa 14. Leo, Türk halkının geçmişine duyduğu saygıyı şu sözlerle ifade etti:
“Türkler harika bir geçmişe sahip. İç çeşitliliğinize değer veriyorsunuz. Bu, modern dünyada örnek alınması gereken bir duruştur.”
Erdoğan: “Bu Ziyaret Barış Umutlarını Artıracaktır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise konuşmasında, Papa’nın Türkiye ziyaretinin taşıdığı sembolik öneme dikkat çekti. Görüşmelerin sadece ikili ilişkileri değil, daha geniş bir barış perspektifini de yansıttığını belirten Erdoğan, “Papa 14. Leo'yu ve heyetini ülkemizde misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bir kez de sizlerin huzurunda kıymetli misafirimiz ve heyetine ülkemize hoş geldiniz diyorum. Kendilerinin göreve başladıktan sonra ilk yurt dışı seyahatini Türkiye'ye gerçekleştirmesini her bakımdan çok anlamlı buluyorum.
Bu müstesna ziyaretin Türkiye ile Vatikan arasındaki köklü ilişkilerin dostluk, iş birliği ve karşılıklı anlayış temelinde güçlenmesine katkı sağlamasını canı gönülden temenni ediyorum. Başta bu salondan yansıyanlar olmak üzere ziyaret boyunca Türkiye'den verilecek mesajların Türk-İslam dünyasına, tüm Hristiyan coğrafyasına ulaşacağına, dünyada barış umutlarını daha da artıracağına yürekten inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca Türkiye’nin dini ve kültürel çeşitliliğe yaklaşımını şu sözlerle özetledi:
“Papa 14. Leo'nun ziyareti bölgesel ve küresel olaylar bağlamında son derece kritik bir zamana tekabül ediyor. İnsanlığın yön arayışının hızlandığı, küresel düzeyde belirsizliklerin arttığı, Asya'dan Afrika'ya, Latin Amerika'dan Doğu Avrupa'ya gerilimlerin tırmandığı bir dönemde gerçekleşen ziyaretin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını ümit ve arzu ediyorum.”
Küresel Krizler ve Ortak Vicdan
Görüşmede küresel barış, göç, iklim krizi ve çatışmalar gibi başlıkların da ele alındığı belirtildi. Erdoğan, “İkili görüşmemizde küresel barışın ve istikrarın tesisi konusundaki gözlemlerimizi ve ortak beklentilerimizi paylaştık. İkili münasebetlerimizin yanı sıra insanlığın ortak vicdanını ilgilendiren güncel meseleleri ele aldık. Göçe zorlanan insanlara sahip çıkmak kadar, insanları göçe zorlayan sebeplerin ortadan kaldırılmasının da önemine dikkat çektik. Çatışmalar, insani krizler, yoksulluk, adaletsizlik ve iklim değişikliği gibi küresel sınamalar karşısında barışı savunan, adaleti önceleyen, merhameti esas alan bir yaklaşım etrafında buluştuğumuzu görmekten şahsen büyük bir bahtiyarlık duydum.” dedi.
"Türkiye’nin Yüzü Hem Doğuya Hem Batıya Dönük
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
“Biz ilhamını çift başlıklı Selçuklu kartalından alan, yüzü hem doğuya hem batıya dönük bir ülkeyiz. Göreve geldiğimiz 2002'den bu yana 100'e yakın kilise ve ibadethanenin restorasyonunu tamamladık. Yıl sonuna kadar 5 eseri daha açmayı planlıyoruz. Türkiye ziyareti, hem ülkemizin özel konumuna hem de ortak değerlerimize dikkat çeken anlamlı bir vesiledir. Krizler karşısında sorumluluk alıyor; barış, adalet ve istikrar için elimizi taşın altına koyuyoruz. Dünyada en fazla insani yardım yapan ülkelerden biriyiz. 3,6 milyonu aşkın Suriyeli kardeşlerimize ev sahipliği yaptık. Misafirimizin barış çağrıları da son derece kıymetlidir. Herkes için barış, herkes için huzur... Bizim başarmak istediklerimiz işte bunlardır.”
“İsrail ibadethaneleri vuruyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini,
"İsrail hükümeti aralarında kiliselerin, camilerin olduğu sivil yerleşim yerlerini bombalıyor. Bu ibadethanelerden biri de Gazze'deki Kutsal Aile Kilisesiydi. Kendilerine tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Doğu Kudüs'ün tarihi kimliğine zarar verecek eyleme karşı birlikte hareket edeceğimize inanıyorum. İnsanlık ailesi olarak Filistin halkına en büyük borcumuz adalet. Ödemenin yolu ise 1967 sınırları temelinde iki devletli çözüm vizyonunu hayata geçirmek. İnanca dayalı kadim mirasın korunmasına büyük önem atfediyoruz. Cenab-ı Allah insanı bir erkek bir kadından yaratmıştır. Aileyi koruyamazsak bireyi koruyamayız. Şüphesiz orta yanlarımız, karşıtlıkların fersah fersah ötesindedir. Hepimiz büyük insanlık ailesinin üyeleriyiz. Bu ziyareti çok önemli bir adım olarak değerlendiriyorum. Papa 14. Leo'ya nazik ziyaretleri için şahsım milletim adına teşekkür ediyor. Kendisine ve heyetine tekrar hoş geldiniz diyorum. Katolik dünyasına barış huzur temennisini iletiyorum." ifadeleriyle noktaladı.
"Türkiye Hristiyanlığın kökenleriyle ayrılmaz bağlara sahip bir ülke"
Papa 14. Leo ise, Türkiye'nin bölgedeki rolüne işaret ederek,
“Papalık dönemimin yurt dışı yolculuklarına, ülkenizi ziyaret ederek başlamaktan memnuniyet duyuyorum. Zira bu ülkenin Hristiyanlığın kökenleriyle ayrılmaz bağları vardır. Ve bugün de İbrahim'in çocuklarını ve tüm insanlığı, farklılıkları tanıyan ve takdir eden bir kardeşliğe davet etmektedir. Ülkenizin doğal güzellikleri, bizleri Tanrı'nın yarattıklarını korumaya teşvik etmektedir.
Yaşadığınız bu toprakların kültürel, sanatsal ve ruhani zenginliği, farklı nesiller, gelenekler ve fikirler bir araya geldiğinde kalkınma ve bilgeliğin bir bütün oluşturacak şekilde birleştiğini ve böylece büyük medeniyetlerin şekillendiğini bizlere hatırlatmaktadır.” dedi.
Papa, Türkiye’yi “hem bir armağan hem de sorumluluk taşıyan bir geçmişin mirasçısı” olarak tanımladı. Papa, ifadelerine şöyle devam etti:
"Bir yandan, insanlık tarihinde yüzyıllar süren çatışmaların olduğu ve dünyamızın hala adaleti ve barışı çiğneyen hırslar ve seçimler nedeniyle istikrarlı olmadığı doğrudur. Aynı zamanda, karşımıza zorluklar çıktığında, böylesine muhteşem bir geçmişe sahip bir halk olmak hem bir armağan hem de bir sorumluluktur.
Yolculuğumun logosu olarak seçilen boğaz üzerindeki köprü imgesi, ülkenizin özel rolünü çok güzel ifade etmektedir. Akdeniz'in ve tüm dünyanın hem bugününde hem de geleceğinde önemli bir yeriniz vardır. Her şeyden önemlisi, iç çeşitliliğinize değer veriyorsunuz."
Papa: “Köprü Önce Türkiye’yi Kendine Bağlamalıdır”
Ziyaretin sembolü olarak seçilen köprü imgesine değinen Papa 14. Leo,
“Asya ile Avrupa’yı birleştirmeden önce, bu köprü Türkiye’yi kendine bağlamalıdır. Bu ülkenin içindeki duyarlılıkları bir araya getirmesi, ona hem kimlik hem de güç kazandırıyor” dedi.
Çoğulculuğun bir toplumun canlılığını artırdığını vurgulayan Papa, farklılıkların bir zenginlik olduğunu ve bu anlayışın Türkiye’de güçlü bir şekilde hissedildiğini söyledi.