Çin Seddi’nin gölgesinde kalan, tarih boyunca büyük ölçüde göz ardı edilen bir başka devasa savunma hattı Orta Asya’nın geniş bozkırlarında uzanıyor. “Ortaçağ Duvar Sistemi” olarak anılan bu yapı ağı, günümüz Çin, Moğolistan ve Rusya topraklarında yaklaşık 4.000 kilometrelik bir hat boyunca inşa edilmiş durumda.
Bu geniş çaplı duvarlar, yaklaşık 826 ila 1.125 yıl önce savaşçı hanedanlıklar tarafından inşa edildi. Bu hanedanlıkların en dikkat çekici olanı, Curçen halkı tarafından kurulan Jin Hanedanı’ydı.
Moğolistan sınırında yeni keşif
Kudüs İbrani Üniversitesi ile Moğolistan Ulusal Üniversitesi’nden arkeologlar, bu büyük duvar sisteminin daha az bilinen 405 kilometrelik Moğolistan bölümünde detaylı araştırmalar gerçekleştirdi. Antiquity dergisinde yayımlanan çalışmanın başyazarı Prof. Gideon Shelach-Lavi, araştırmanın amacını şu sözlerle özetledi:
“Bu yapıların askeri savunma hattı mı yoksa sınır denetimi, sivil düzenin sağlanması ve küçük çaplı baskınların önlenmesi gibi idari amaçlarla mı kullanıldığını anlamak istedik.”
halk için yapıldığı belirtiliyor
Araştırmalar, bu duvar bölümünün doğrudan askeri bir işlevden ziyade, sınırların simgesel olarak belirlenmesi ve geçişlerin kontrol altına alınması amacıyla tasarlandığını ortaya koydu. “Moğol Yayı” olarak adlandırılan bu bölüm, derin olmayan hendekler ve toprak yığınları ile oluşturulmuştu ve büyük çaplı orduları durduracak bir savunma kapasitesine sahip değildi.
Jin Hanedanı’nın hâkimiyet sahasını tanımlamak ve insanlar ile hayvanların belirli geçiş noktalarına yönlendirilmesini sağlamak için yapılan bu duvarın yakın çevresine yerleştirilen kaleler de bu geçişleri denetleme amacı taşıyordu. Kazılarda bulunan Song Hanedanı’na ait sikkeler ve demir eserler ise bölgede sürekli bir askeri varlığın sürdürüldüğünü gösteriyor.
Araştırmacılar moğol istilasına karşı yapıldığını iletti
Araştırma sonuçları, duvarın 13. yüzyıldaki Moğol istilalarına karşı bir önlem olarak hızla inşa edildiğine işaret ediyor. Ancak yapıların arasındaki büyük boşluklar ve ileri karakolların sınırlı görüş açıları, bu duvarın klasik anlamda bir savunma hattı işlevi görmekten çok, insan ve mal hareketini denetleme ve vergi toplama gibi idari görevler üstlendiğini düşündürüyor.
Journal of Field Archaeology dergisinde yayımlanan çalışma kapsamında, uzaktan algılama, arkeolojik saha çalışmaları ve coğrafi bilgi sistemleri (CBS) analizleri kullanılarak duvarın kapsamlı ve hassas bir haritası çıkarıldı. Ekip, duvarın tam güzergahını belirlemenin yanı sıra 34 yapının da konumunu belgeledi.
araştırmanın geleceği
Araştırmacılar, bu etkileyici duvar sisteminin neden ve nasıl inşa edildiğine dair kesin yanıtların henüz bulunmadığını kabul ediyor. Duvar boyunca yer alan geniş boşluklar ve yapıların düzensiz yerleşimi, bu savunma hattının tüm istilacılara karşı tasarlanmadığını gösteriyor.
Çalışmaların devamında, tarihi kaynakların daha derinlemesine incelenmesi, hava durumu verilerinin analizi ve saha gözlemleriyle duvarın inşa süreci ve işlevine dair daha net bilgiler edinilmesi hedefleniyor.
orta asya'nın tarihine yeni bakış açısı
Büyük ölçüde unutulan bu duvar sistemi, günümüzde Orta Asya’nın tarihsel mirasına dair önemli bir bakış sunuyor. Jin Hanedanı döneminin bu simgesel sınır yapıları, yalnızca askeri değil, sosyal ve ekonomik yönleriyle de bölgenin tarihine ışık tutmaya devam ediyor.