Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Galeriler Kültür Sanat Define uğruna tahrip edilen tarih: Kırk Pencereli Mağaralar

Define uğruna tahrip edilen tarih: Kırk Pencereli Mağaralar

Define efsaneleriyle tahrip edilen Kırk Pencereli Mağaralar koruma altında. Tarihi kaya oyma yapı, çok dönemli geçmişiyle dikkat çekiyor.

 1

Özel haber/ Semanur İrgin 

Erzurum’un Karayazı ilçesine bağlı Aşağı Çıkılgan köyünde bulunan ve halk arasında “Kırk Pencereli Mağaralar” olarak bilinen kaya oyma yapılar koruma altına alındı. Koruma altına alınmasının en önemli nedenlerinden birinin, mağaraların çevresinde anlatılan çok sayıdaki efsane ve define söylentisi nedeniyle izinsiz kazılarla zarar görmesi olduğu belirtiliyor.

Definecilerin “gözde noktalarından” biri hâline geldiği öne sürülen mağaralar, taşıdığı tarihsel izlerle de dikkat çekiyor.

 

1 / 5
 2

Uzun süreli yaşam alanı olarak kullanıldı

Kayalık kütle içine oyularak oluşturulan mağaralarda odalar, nişler, tandır ve ocak izleri ile depolama alanları bulunduğu ortaya çıktı. Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, bu bulguların mağaraların geçici bir sığınak olarak değil, uzun süreli bir yaşam alanı olarak kullanılmış olabileceğine işaret ettiğini belirtti.

Birden fazla döneme ait izler taşıyor

Rektör Hacımüftüoğlu’na göre Kırk Pencereli Mağaralar, Geç Roma, Bizans ve erken İslam dönemlerinde kullanılmış olabilecek mimari izler barındırıyor. Aynı yapının farklı dönemlerde farklı topluluklar tarafından kullanılmış olması, mağaraları bilimsel ve kültürel açıdan daha da değerli kılıyor.
 

2 / 5
 3

Dünyada örnekleri var

Aşağı Çıkılgan’daki mağaraların, Kapadokya’daki kaya kiliseleri ile İtalya’daki Matera, Ürdün’deki Petra ve Gürcistan’daki Vardzia gibi kaya oyma yerleşimlerle benzerlikler taşıdığı değerlendiriliyor. Bu benzerlik, alanın evrensel ölçekteki kaya oyma mirası geleneği içinde ele alınabileceğine işaret ediyor.

Define efsaneleri tahribatı artırdı

Mağaralar, bilimsel öneminin yanı sıra uzun yıllar boyunca altın ve define söylentileriyle de gündeme geldi. Halk arasında “altınlı oda”, “gizli geçit” ve “tılsımlı mağara” gibi anlatılar yaygın olarak konuşuluyor. Bu efsanelerin, özellikle geçmiş yıllarda kaçak kazı girişimlerini artırdığı öne sürülüyor.

Mağara duvarlarında ve zeminlerinde görülen kırma, oyma ve çökme izleri, izinsiz kazıların yapıya verdiği zararı gözler önüne seriyor. Yapılan incelemelerde, bugüne kadar mağaralarda resmî kayıtlara geçmiş herhangi bir hazine bulgusuna rastlanmadığı da ifade ediliyor.

3 / 5
 4

'Nasibi olmayan bulamaz' inanışı

Bölge halkı arasında mağaralarla ilgili “nasibi olmayanın bulamayacağı” yönünde yaygın bir inanış bulunuyor. Bazı sözlü anlatımlarda, mağaranın kendini “yanlış kişilere kapattığı”, kazı yapanların ise kötü olaylarla karşılaştığı iddia ediliyor. Bu tür anlatıların, Anadolu’daki birçok tarihi alan çevresinde görülen halk efsaneleri arasında yer aldığı düşünülüyor.

Asıl kayıp: Tarih

Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi’nin de izinsiz kazıların yalnızca fiziksel tahribata değil, aynı zamanda barındırdığı tarihsel ve arkeolojik bilgilere de zarar verdiğine dikkat çektiği aktarılıyor. Bilinçsiz müdahalelerin, geçmişe dair verilerin geri dönülmez biçimde yok olmasına yol açtığı vurgulanıyor.
 

4 / 5
 5

Amaç: Bilimsel araştırma ve koruma

Kırk Pencereli Mağaralar’ın koruma altına alınmasındaki temel hedefin; alanın bilimsel yöntemlerle araştırılması, izinsiz girişlerin önlenmesi ve yapının gelecek kuşaklara aktarılması olduğu belirtiliyor. Gerekli çalışmaların yapılması hâlinde bölgenin kültür turizmi açısından önemli bir potansiyele sahip olabileceği kaydediliyor.

Aşağı Çıkılgan’daki Kırk Pencereli Mağaralar, altın söylentilerinin ötesinde Anadolu’nun kayalara kazınmış tarihini yansıtıyor. Koruma altına alınmasının nedeni de bu tarihsel ve bilimsel değerin yok olmadan yaşatılması olarak gösteriliyor.

5 / 5