CUMHURİYET DÖNEMİNİN AYDINLIK SİMASI: ELMALILI MUHAMMED HAMDİ YAZIR
Türkiye’de Cumhuriyet sonrası dönemde Kur’an-ı Kerim’in halkın anlayabileceği bir dille açıklanması amacıyla kaleme alınan İlk Türkçe Kur’an tefsirini kaleme alan mütefekkir, din alimi, sanatkâr ve fikir adamı Muhammed Hamdi Yazır, yalnızca bir din alimi değil, aynı zamanda düşünür, sanatkâr ve kültür adamı olarak da tarihteki seçkin yerini almıştır. Vefatının üzerinden 83 yıl geçmesine rağmen, onun ilmî ve fikrî mirası hâlen canlılığını korumaktadır.
Kökeni ve Hayatı
1878 yılında Antalya’nın Elmalı ilçesinde dünyaya gelen Muhammed Hamdi, Elmalı Şer’iyye Mahkemesi Başkatibi Numan Efendi ile Fatma Hanım’ın oğludur. İlk ve ortaöğrenimini memleketinde tamamladıktan sonra hafızlık eğitimini tamamlayarak İstanbul’a ilim tahsili için gitmiştir. Küçük Ayasofya Medresesi’nde klasik İslam ilimlerine dair eğitimini sürdürmüş, Mahmud Hamdi Efendi’den icazet alarak dönemin önde gelen alimleri arasına katılmıştır.
1904 yılında ruus imtihanını kazanmış, Beyazıt Medresesi’nde dersiazamlık yapmış ve II. Meşrutiyet döneminde Antalya milletvekili olarak Meclis-i Mebusan’da görev almıştır.
İlim Dünyasına Katkıları
Elmalılı Hamdi Yazır, Cumhuriyet’in kuruluşuyla birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkçe tefsir hazırlamakla görevlendirilmiş, bu kapsamda “Hak Dini Kur’an Dili” adlı eserini kaleme almıştır. Diyanet İşleri Başkanı Rifat Börekçi ve yardımcısı Ahmet Hamdi Akseki’nin desteğiyle 1926 yılında başladığı tefsiri, 1938 yılında tamamlamıştır.
Bu eser, halkın Kur’an-ı Kerim’i kendi diliyle anlayabilmesi adına yapılan en büyük ilmî hizmetlerden biri olarak kabul edilmektedir. Elmalılı, ayetleri yalnızca klasik kaynaklara dayanarak değil, dönemin meselelerini de dikkate alarak tefsir etmiş, yer yer orijinal yorumlarla Kur’an ilimlerine derinlik katmıştır.
Eserleri
Hak Dini Kur’an Dili: Türkçe yazılmış ilk kapsamlı ve kaynak değeri taşıyan tefsirdir.
İrşadü’l-Ahlaf fi Ahkami’l-Evkaf: Vakıf hukuku üzerine kaleme alınmış bir ders kitabıdır.
Hz. Muhammed’in Dini İslam: Anglikan Kilisesi’ne verilen cevabî risalelerin derlemesidir.
Metalib ve Mezahib: Fransız filozofların felsefe tarihine dair eserinin tercümesi ve eleştirisidir.
İstintaci ve İstikrai Mantık: Mantık üzerine Batılı bir eserden yapılan çeviri ve açıklamalardır.
Sanat ve Estetik Yönü
Elmalılı yalnızca bir ilim adamı değil, aynı zamanda estetik hassasiyetleri güçlü bir sanatçıdır. Hat sanatında sülüs, nesih, rik’a ve ta’lik gibi yazı türlerinde eserler vermiş; musikiye ilgi duymuş; Arapça, Farsça ve Türkçe şiirler kaleme almıştır. Fransızcadan yaptığı tercümelerle Batı edebiyatı ve düşüncesine de vakıf bir kişilik olduğunu ortaya koymuştur.
Sanat ve Estetik Yönü
Elmalılı yalnızca bir ilim adamı değil, aynı zamanda estetik hassasiyetleri güçlü bir sanatçıdır. Hat sanatında sülüs, nesih, rik’a ve ta’lik gibi yazı türlerinde eserler vermiş; musikiye ilgi duymuş; Arapça, Farsça ve Türkçe şiirler kaleme almıştır. Fransızcadan yaptığı tercümelerle Batı edebiyatı ve düşüncesine de vakıf bir kişilik olduğunu ortaya koymuştur.
Felsefi Duruşu ve Modern Düşünceyle Bağlantısı
Elmalılı, dini ilimlerle felsefi düşüncenin birbirine zıt değil, birbirini tamamlayan iki alan olduğunu savunmuştur. Pozitivizm, materyalizm ve evrim teorisi gibi Batılı akımları derinlemesine incelemiş, bunları İslami perspektifle değerlendirmiştir. “Metalib ve Mezahib” adlı eserinde Batı felsefesini eleştirel bir şekilde tahlil etmiş, felsefi sistemlerin İslam inanç dünyasındaki yerini tartışmıştır
Son Yılları ve Vefatı
Cumhuriyet’in ilanından sonra memuriyet yaptığı kurumlar kapatılan Elmalılı, ilmi faaliyetlerine kendi gayretiyle devam etmiştir. Milli Mücadele döneminde İstanbul hükümetlerinde görev aldığı gerekçesiyle bir süre yargılanmış, ancak suçsuz bulunarak serbest bırakılmıştır.
27 Mayıs 1942’de İstanbul Erenköy’de kalp yetmezliği sonucu vefat eden Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Sahrayıcedid Mezarlığı’na defnedilmiştir.