Gazze’ye Umut, Mavi Marmara’ya Vefa
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı, 31 Mayıs 2010’da dünya kamuoyunun vicdanını derinden sarsan Mavi Marmara saldırısının 15. yıl dönümünde Antalya’da farkındalık etkinliği düzenledi. Konyaaltı Varyantlar mevkiinde sabah saatlerinde toplanan gönüllüler, Akdeniz’e açılarak denizde Türk ve Filistin bayraklarıyla birlik ve direniş mesajı verdi.
Etkinlikte konuşan İHH Antalya Şube Başkanı Mehmet Yıldırım, Mavi Marmara’nın taşıdığı anlamın yıllar geçtikçe daha da derinleştiğini vurguladı. Yıldırım, saldırıda şehit düşen 10 kahramanı rahmetle andıklarını belirterek, “O gün nasıl yola çıktık ise, bugün de aynı ruhla buradayız” dedi.
Gazze’nin Özgürlüğüne Olan İnancımız Tam
Yıldırım, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“2010 yılında Mavi Marmara’da yer aldım. Amacımız denizden Gazze’ye insani yardım ulaştırmaktı. Ancak uluslararası sularda saldırıya uğradık. 10 kardeşimiz şehit oldu. Bugün burada, bu davaya sahip çıkmaya devam ediyoruz. Gazze’de yaşananlar artık soykırım boyutundadır. Her yıl Akdeniz’e açılarak bu zulme karşı olduğumuzu haykırıyoruz.”
Türkiye ile Filistin arasındaki kadim kardeşliğe dikkat çeken Yıldırım, bir gün mutlaka Gazze’nin özgür olacağına olan inançlarını yineledi.
Direnişin Temsili
Mavi Marmara saldırısı, yalnızca bir insani yardım girişiminin engellenmesi değil; aynı zamanda tüm dünyanın gözü önünde insan haklarının çiğnendiği kara bir gün olarak hafızalara kazındı. Bu tür anma etkinlikleri, aynı zamanda kültürel hafızanın canlı tutulması, sanatla ve simgelerle hak mücadelesinin aktarılması açısından da önem taşıyor.
Denizde dalgalanan bayraklar, sadece birer sembol değil; zulme karşı bir duruş, adalete duyulan özlemin sesi olarak değerlendiriliyor. Mavi Marmara, bu yönüyle Türkiye'nin kültürel hafızasında direnişin ve vicdani iradenin abideleşmiş simgelerinden biri olmayı sürdürüyor.
Uluslararası Vicdanın Test Günü: 31 Mayıs
31 Mayıs 2010’da Gazze’ye insani yardım götüren "Gazze Özgürlük Filosu"na bağlı Mavi Marmara gemisi, İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğramış; saldırı sonucu 10 gönüllü hayatını kaybetmiş, 56 kişi yaralanmıştı. O gün, insanlığın vicdanı sınanmış, özgürlük ve insan hakları adına yazılmış kara bir sayfa olarak tarihe geçmişti.