Türkiye, Barış Masasında Kilit Aktör Olmaya Devam Ediyor
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, TRT Haber ekranlarında yaptığı açıklamalarda, Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin müzakerelerde Türkiye'nin etkin rolünü bir kez daha vurguladı. Fidan, 16 Mayıs’ta İstanbul’da gerçekleşen son görüşmenin ardından, tarafların tekrar bir araya gelme niyetini taşıdığını belirtti.
“Beklentimiz bir sonraki turun da olacağı yönünde.” diyen Bakan Fidan, hem Rusya’nın hem de Ukrayna’nın görüşmelerin olumlu etkilerini gördüğünü ve sürecin devamına sıcak baktığını ifade etti.
Dört Yılı Geride Bırakan Savaşta Türkiye’nin Tavrı Net
Savaşın dördüncü yılına girdiğine dikkat çeken Fidan, bu çatışmanın sadece iki ülke arasında değil, küresel güçlerin dahil olduğu çok taraflı bir savaş halini aldığını söyledi. Türkiye’nin baştan bu yana barışçıl çözüm arayışını sürdürdüğünü dile getiren Fidan, savaşın hem insanî hem de ekonomik yıkımını şöyle özetledi:
1 milyondan fazla ölüm ve yaralanma
Büyük şehirlerin yok oluşu
Bölge ekonomisinin felç olması
Bu durumun, sadece bölgesel değil küresel bir felaket riski taşıdığına işaret eden Fidan, Türkiye'nin bu riski önlemek adına aktif diplomasi yürüttüğünü ifade etti.
istanbul’da Başlayan Süreç Barışa Kapı Araladı
Bakan Fidan, 16 Mayıs 2025 tarihinde İstanbul’da gerçekleşen toplantının oldukça verimli geçtiğini ve bu görüşmede:
Esir takası konusunda mutabakat sağlandığını
Ateşkes şartlarının detaylandırılması için çalışma kararı alındığını
Olası bir liderler zirvesinin gündeme geldiğini
belirtti. Tarafların, ateşkes ve barış sürecine yönelik hazırlıkları Türkiye ile paylaştıklarını belirten Fidan, esir değişimi kapsamında 1000’den fazla kişinin serbest bırakılmasının söz konusu olduğunu da ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üç Liderin Güvendiği Tek İsim
Fidan, liderler zirvesinin Türkiye’de yapılması ihtimaliyle ilgili olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm taraflarca güvenilen tek lider olduğunu şu sözlerle ifade etti:
“Trump, Putin ve Zelenskiy’nin güvendiği, itimat ettiği başka bir isim yok. Cumhurbaşkanımız bu sürece ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyar.”
Fidan, Erdoğan’ın bu mesajını hem Kiev hem de Moskova’daki temaslarında ilettiğini aktardı. Ancak böyle bir zirvenin gerçekleşmesi için öncelikle belirli sonuçların alınması ve tarafların hazırlıklarını tamamlaması gerektiğini vurguladı.
Türkiye, Diplomatik Ara Aktör Rolünü Güçlendiriyor
Fidan, hem Moskova hem de Kiev'de üst düzey temaslarda bulunarak Türkiye’nin bu süreçteki rolünü pekiştirdi. Görüşmelerin şiddetsiz ve yapıcı bir ortamda geçtiğini söyleyen Fidan, savaşın psikolojik baskılarına rağmen masanın korunmasının önemine dikkat çekti:
“Önemli olan bu masadan kalkmamak. Ateşkes ve barışa yönelik tavır devam ettirilmeli.”
Türkiye’nin arabuluculuk misyonunun altını çizen Fidan, “Bu masa Türkiye'de olur ya da olmaz, ama önemli olan müzakerenin sürmesi,” diyerek diplomatik kararlılığın devam ettiğini belirtti.
Trump Dönemi Farklı Bir Süreci Başlatabilir
Fidan, ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve gelişiyle birlikte yeni bir diplomatik iklimin oluştuğunu belirtti. Ateşkes çağrısının ardından Türkiye’nin yeniden diplomatik girişimlerini yoğunlaştırdığını ve bu çerçevede:
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio
Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff
ile temas kurduğunu aktardı. Fidan, bu görüşmelerde Rusya-Ukrayna barış süreci başta olmak üzere İran ve Gazze gibi dosyaların da ele alındığını söyledi.
ABD’nin Ukrayna’ya sağladığı askeri ve mali desteklerin Biden dönemiyle birlikte sona ermeye yaklaştığını belirten Fidan, bu durumun savaşta yeni bir fazın başlangıcı olabileceğine işaret etti.
Liderler Zirvesi Ufukta mı?
Hakan Fidan, barış sürecinin gidişatına ilişkin yaptığı değerlendirmede, birkaç toplantı daha gerçekleştirilmesi halinde liderlerin doğrudan görüşmesinin kaçınılmaz olacağını söyledi:
“Birkaç defa daha bir araya gelirlerse, mesele bir noktaya getirilirse liderlerin karşı karşıya gelmesi kaçınılmaz olur.”
Bu açıklama, uluslararası kamuoyunun da gözünü tekrar Türkiye’nin diplomatik çabalarına ve olası İstanbul Zirvesi’ne çevirmesine neden oldu.