Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından uyuşturucu ve uyarıcı madde ile mücadele çerçevesinde 9-16 Aralık tarihleri arasında çeşitli operasyonlar gerçekleştirildi. Ekipler sorumluluk bölgelerinde uyuşturucu suçlarına yönelik Narkotik Vaka Analiz Sistemi (NARVAS) üzerinden yapılan 252 uygulamada 12 bin 214 şahıs ve 3 bin 356 araç sorgulandı.
Hem kullanıcı hem satıcı!
Denetimler sonucunda, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti yaptıkları ve kullandıkları tespit edilen 8 şüpheliye ait 5 adres 2 araçta arama yapıldı.
Payp da var teraziler de… Zehir mutfağı çöktü
Aramalar narkotik köpeğinin de katılımıyla 21 personel ile 5 operasyon gerçekleştirildi. Aramalarda 505 gram metamfetamin, 263 gram sentetik kannabinoid (bonzai), 11 gram kubar esrar, 8 adet sentetik ecza, 2 adet hassas terazi, uyuşturucu kullanma aparatı (payp) ele geçirildi.
Yapılan operasyonlar neticesinde 8 şüpheli yakalanarak haklarında ’TCK Md.188 uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti’, ’TCK Md.191 uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, bulundurmak’ suçlarından adli işlem başlatıldı. ’TCK Md.188 uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti’ suçundan mahkemeye sevk edilen 2 şüpheli tutuklanarak Çanakkale Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na sevk edildi.
20 Ton Eroinle Küresel Zirvedeydi
Uyuşturucuyla mücadelede kritik bir geçiş noktası olan Türkiye, son yıllarda küresel trafiğin en yoğun güzergâhlarından biri haline gelirken, 2019 yılı verileri bu durumun çarpıcılığını gözler önüne seriyor. Birleşmiş Milletler raporlarına göre, o yıl dünya genelinde en fazla eroin ele geçirilen ülke 20 tonla Türkiye oldu. Türkiye'yi 17 tonla İran, 8’er tonla Pakistan ve ABD ile 6 tonla Çin izledi. Özellikle Türkiye, İran ve Pakistan’ın tek başına küresel eroin yakalamalarının yüzde 48’ini oluşturması, Güney Asya menşeli uyuşturucuların Avrupa’ya uzanan rotasında bu üç ülkenin stratejik konumunu bir kez daha ortaya koydu. İran ise 2015-2019 döneminde ele geçirilen kenevir reçinesinin büyük bölümünün Afganistan’dan geldiğini belirtirken, bu maddenin iç pazarın yanı sıra Türkiye ve Kafkas ülkeleri üzerinden Avrupa Birliği'ne ulaştırıldığını kaydetti. Bu veriler, uyuşturucu trafiğinin yön değiştirmediğini, ancak rotada baskının arttığı her noktada yeni güzergâh arayışlarının sürdüğünü gösteriyor.
