İBB’de Derinleşen Yolsuzluk Soruşturması
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturmasında yeni bir aşamaya geçildi. Medya AŞ ve Kültür AŞ bünyesinde usulsüz ihaleler ve rüşvet ilişkileri kurdukları iddiasıyla gözaltına alınan 20 şüpheliden 16’sı, tutuklama talebiyle sulh ceza hâkimliğine sevk edildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın titizlikle yürüttüğü bu süreç, devletin kamu kaynaklarını koruma iradesinin açık bir göstergesi oldu.
Kamu Zararı Oluşturanlara Göz Açtırılmıyor
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve Türkiye’nin hukuk devleti ilkesi çerçevesinde sürdürülen soruşturmada, İBB’nin üst düzey kadrolarında görev yapan isimlerin de içinde bulunduğu şüphelilerin; “suç örgütü yöneticiliği”, “suç örgütüne üyelik”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” gibi son derece ciddi suçlamalarla karşı karşıya olduğu belirtildi.
Tutuklanmaları talep edilen 16 kişi arasında, İBB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Taner Çetin, asistanı Arzu Can, İBB Halkla İlişkiler Müdürü Serap Karay, Müdür Yardımcısı Mustafa Karaoğlu ile Çeşme Belediye Başkan Yardımcısı Onur Gülin ve İBB ayniyat sorumlusu Musa Özışık gibi isimlerin yer alması, olayın belediye teşkilatında nasıl sistematik bir yapıya dönüştüğünü gözler önüne serdi.
MASAK Raporları ve Teknik İncelemelerle Deliller Güçlendirildi
Soruşturma dosyasına sunulan Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporları, şüpheli Taner Çetin’in kendisine yakın firmalara adrese teslim ihaleler organize ettiğini ve bu firmalardan rüşvet karşılığında maddi çıkar sağladığını ortaya koydu. Elde edilen gelirle mal varlıkları edinildiği, bu ödemelerin ise doğrudan Medya AŞ ve Kültür AŞ’den iş alan firmalar aracılığıyla yapıldığı belirlendi.
Ayrıca, bu şirketlerin çalışanları üzerinden de para transferleri gerçekleştirilerek suç gelirlerinin izlerinin gizlenmeye çalışıldığına dair somut delillerin dosyada yer aldığı ifade edildi.