Güvenlik ve İstikrar İçin Ortak Adımlar
Türkiye’nin uluslararası alanda barışçıl, çözüm odaklı ve aktif diplomasi anlayışı çerçevesinde yürüttüğü girişimlere bir yenisi daha ekleniyor. Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz ve ABD'li mevkidaşı Christopher Landau eş başkanlığında gerçekleştirilecek Suriye Çalışma Grubu toplantısı, iki ülkenin Suriye politikalarında ortak noktaları güçlendirmeye odaklanacak.
Kurumlar arası formatta düzenlenecek toplantıda, Suriye'de kalıcı güvenlik ve istikrarın sağlanması, terör örgütleriyle mücadele, ve insani meseleler detaylı şekilde ele alınacak.
DEAŞ ve Terörle Mücadelede Kararlılık Vurgusu
Türkiye'nin uzun süredir hem sahada hem de diplomasi masasında kararlılıkla yürüttüğü DEAŞ ve PKK/YPG ile mücadele süreci, toplantının temel gündem maddelerinden biri olacak. Özellikle, Türkiye’nin terörle mücadelede Suriye'deki geçici yönetim yapılarıyla sağladığı iş birliği ve bölgede barışa katkı sunan bölgesel çabalar, ABD tarafıyla paylaşılacak.
ABD Askeri Varlığı ve Yaptırımlar Masada
ABD’nin Suriye’deki askeri varlığına dair konsolidasyon süreci hakkında Amerikan heyetinden bilgi alınması, görüşmenin bir diğer önemli boyutunu oluşturacak. Ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye yaptırımlarını kaldırmaya yönelik son açıklamaları doğrultusunda, izlenecek adımlar ve zamanlama da masaya yatırılacak.
Bu bağlamda, yaptırımların kaldırılmasının Suriye’nin yeniden inşası ve siyasi sürecin hızlanması açısından taşıdığı öneme dikkat çekilecek.
Türkiye’den Birlik ve Toprak Bütünlüğü Vurgusu
Görüşmelerde Türkiye’nin öncelikleri doğrultusunda, Suriye’nin toprak bütünlüğü, üniter yapısı ve terörden tamamen arındırılmış bir coğrafyaya dönüşmesi yönündeki beklentiler de güçlü biçimde dile getirilecek. Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz’ın, Türkiye’nin bu süreçte ABD ile çok boyutlu eşgüdüm ve yapıcı diyaloga verdiği önemi vurgulaması bekleniyor.
Stratejik Ortaklık Zemininde Yeni Sayfa
AK Parti’nin dış politika vizyonu doğrultusunda; barış, iş birliği ve uluslararası hukuk temelinde yürütülen bu temaslar, Türkiye’nin sadece bölgesel değil, küresel meselelerde de etkin bir aktör olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Washington’daki bu temaslar, Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir sayfa açma potansiyeli taşıyor.