İstanbul
Parçalı az bulutlu
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem AK Parti'de kafalar karışmış: 'Ogün Samast’ın tahliyesinin masum olmadığını düşünenler var'

AK Parti'de kafalar karışmış: 'Ogün Samast’ın tahliyesinin masum olmadığını düşünenler var'

Gazeteci Nuray Babacan, Ogün Samast'ın tahliyesine ilişkin AK Parti'de kafaların karıştığını yazdı.

MUHABİR: Fadime Dilek Kantoğlu Keklikçi

AGOS Gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i 19 Ocak 2007'de gazete binasının önünde düzenlediği silahlı saldırıda öldüren Ogün Samast'ın koşullu salıverme şartlarını taşıdığına kanaat getirilerek tahliye edilmesinin yankıları sürüyor.

Gazete Pencere'den Nuray Babacan "AKP’de Yargıtay’ın AYM kararı ile Ogün Samast’ın tahliyesinin masum olmadığını düşünenler var" başlıklı yazısında konuya dair dikkat çeken kulis bilgisini aktardı.

AK Parti içinde Yargıtay’ın Anayasa Mahkemesi’ni hedef alan hamlesinin ardından, Hrant Dink’in katili Ogün Samast’ın şartlı tahliye edilmesinin ‘karelerin’ birleştirilmesine neden olduğunu belirten Babacan, AK Parti’de Yargıtay’ın AYM kararı ile Ogün Samast’ın tahliyesinin masum olmadığını düşünenlerin olduğunu yazdı.

Babacan yazısında şunları kaydetti:

Kafalar karıştı

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, ortağı Devlet Bahçeli’nin aksine daha soğukkanlı değerlendirmeler yapmasını buna bağlayanlar var. Bilgi ve analiz arttıkça, yargıdaki kalkışmanın pek de masum olmadığını düşünenlerin sayısı arttı. Öyle ki; bu operasyonu, 2021 yılında yasalaşan ‘Güvelik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanun Teklifi’ne kadar götürenler var. Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun hazırlattığı yasa, sadece muhalefetin değil, AKP’lilerin de çok tepkisini çekmişti.

İlk operasyon iddiası

Bu düzenlemeyle kamuda görev alacaklara ilişkin güvenlik soruşturmasının çapı öyle bir genişletiliyordu ki; güvenlik soruşturmasına kişinin eşi, birinci derece kan bağı olanlar ve sıhri hısımlarının yani kişinin eşinin ailesinin de dahil edileceği hükmü yer alıyordu. “Sıhri hısımlar” olarak adlandırılan bu bölümle, kişinin tüm sosyal çevresine bakılacak ve kamuya alınmama gerekçesi yapılabilecekti. AKP’liler, “Bu hükümle hiçbirimiz kamuda görev alamayız” diye itiraz ettiler. Sıhri hısımlar bölümü metinden çıkartıldı.

Neler oluyor?

İşte bu teklif, AKP’lilere göre yargıda ve devlette kendilerini zor durumda bırakmak isteyenlerin operasyonuydu. Şimdi, geçtiğimiz hafta yaşanan krizi bunun devamı olarak nitelendiriyorlar. Ayrıca işi FETO tipi kalkışmaya benzetenler ve amacın AKP’yi zor durumda bırakmak olduğunu iddia edenler bile var. Önceki gün Ogün Samast’ın şartlı tahliyesi de aynı bakışla değerlendiriliyor. Bu nedenledir ki; milletvekilleri yargı krizi nedeniyle açıklama yapmamaları için uyarıldı.

Hepsi mi komplo teorisi?

Gelişmeleri ‘kendilerinden bağımsız’ komplo teorileriyle değerlendiren AKP’lilerin görmezden geldiği başka bir konu, Cumhurbaşkanlığının kişilerle uğraştığı iddiası; Osman Kavala ve Can Atalay davalarındaki tutumun hukukla değil, kişisel kızgınlık ve intikamla açıklanması. Kulislerde buna ilişkin olaylar anlatılıyor.

Kulislerdeki iddialar

Osman Kavala davası sürecinde bu yılın başında vefat eden Can Paker’in Erdoğan’ı nasıl etkilediği, kendi kişisel kavgasını bu dava üzerinden verdiği anlatılıyor. Erdoğan’ın aynı tutumunun Hatay Milletvekili Can Atalay için de söz konusu olduğunu söyleyenler var. O da Gezi olaylarının yaşandığı dönemde Taksim Platformu adına Erdoğan’la görüşenler arasında olan Can Atalay’la aralarında yaşanan sert tartışma nedeniyle kızgın olduğu iddiası. Yani adil yargılama, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı gibi konulardan söz eden yok.

Önce açıkla, sonra düzelt

Bir başka anekdot, Gazze savaşında Erdoğan’ın Türkiye’nin arabuluculuk çabalarını alt üst eden ilk açıklaması gibi, yargı krizi konusunda gerekli değerlendirmeleri yapmadan uçakta söylediği sözlerle ilgili. Erdoğan’a Yargıtay ile AYM arasındaki sorunu çözeceklerine ilişkin daha dengeli hazırlanan metnin verilmediği, doğaçlama yapılan değerlendirmelerin ise şaşkınlık yarattığı yönünde. Son bir haftadan beri Erdoğan, Gazze savaşında olduğu gibi yargı krizi için yaptığı ilk açıklamasını düzeltmeye çalışıyor.