İstanbul
Parçalı bulutlu
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Ali Babacan: Bayat ekmek kuyruğu var

Ali Babacan: Bayat ekmek kuyruğu var

DEVA Partisi Büyükçekmece 1. olağan ilçe kongresi World Point Hanedan Balo Salonu'nda gerçekleşti. Kongreye katılan DEVA Partisi Lideri Ali Babacan, “Bolluk ülkesini yokluk ülkesine çevirdiler. Ülkeyi o eski karne günlerine döndürüyorlar. Sayıyla un alıyoruz, zam korkusuyla kuyruklara giriyoruz. Ama artık bu memlekette bayat ekmek kuyruğu var” dedi.

Partisinin Büyükçekmece 1. olağan ilçe kongresine katılan Ali Babacan iktidarı eleştirdi. “İşlerin iyi gittiği dönemde 1970’lerdeki, 1990’lardaki kötü günleri hatırlatıyor. Ama artık bu memlekette bayat ekmek kuyruğu var” diyen Babacan, “Sık sık gelen zamlardan önce depolarını doldurmak isteyenlerin oluşturduğu benzin kuyrukları var. Marketlerde miktar sınırı uyarılarıyla satılan ürünler var. Asmışlar, ‘Bir paketten fazla alamazsın’ diyor. Bolluk ülkesini yokluk ülkesine çevirdiler. Ülkeyi o eski karne günlerine döndürüyorlar. Sayıyla un alıyoruz, zam korkusuyla kuyruklara giriyoruz. 2009’da bizlerin işin içinde olduğu dönemde 1970’leri, 1990’ları hatırlatıp o günün başarılarıyla övünen Sayın Erdoğan, ülkeyi 2009’lardan 1970’lerin 1990’ların ülkesi haline çeviriyor” ifadelerini kullandı. 

Özür dilemesi lazım
 

İktidarın dış politikasını yerden yere vuran Babacan, “15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olduğu söylenilen, bakanların ve hükûmetin kontrol ettiği medyanın hain diye ilan ettiği, 15 Temmuz’a destek verdi diye itham ettiği bir ülkenin veliaht prensini devlet töreniyle karşıladılar. Ben bir özür duymadım. Birilerinin bu milletten özür dilemesi lazım. Ya o ülkenin yetkilileri ‘Darbeye destek verdik, özür diliyoruz’ diyecek veya ülkemizin cumhurbaşkanı ‘Sizi haksız yere itham etmişiz, kusura bakmayın’ diye özür dileyecek. Böyle bir buluşma için bir ülkenin diğerinden bir şekilde özür dilemesi lazım. Böyle bir yüzsüzlük olabilir mi? Ne oldu da dost oldunuz? 84 milyonluk bir ülke sizin aldatmacalarınıza, kandırmacalarınıza maruz kalmak zorunda değil. Bu ülkeyi ‘hain’, ‘düşman’ diye itham etmeniz mi, yoksa dostum diye kucaklayıp ‘Bize çok para getirin’ diye yalvarmanız mı doğru?” diye sordu. 

Aklına geleni yapıyor

Konuşmasında ekonomik krize de değinen Babacan, “Ekonomide ve dış politikada en başarılı olduğumuz 2002-2009 döneminde ne diyorlardı? ‘Güçlü lider bu başarıyı elde etti’ diyorlardı. Üç yıldır güçlü lider yok mu? Bütün gücü tek elinde toplayan, yargıyı ve Meclis’i tamamen kontrol altına alan, sivil toplumu susturan, özel sektörü sindiren, aklına geleni yapan bir lider yok mu? Niye başaramıyor? Demek ki ‘güçlü lider her şeyi başarırmış’, ‘süper kahraman’ falan yok öyle bir şey. Onlar filmlerde, hikâye kitaplarında. Bir ülkenin gücü güçlü kurumlarında, hukukla yönetilmesinde olur” dedi. 


Karar ver hangisi?

“İki hafta önce ‘Biz ekonominin kitabını yazdık’ diyor, iki hafta sonra ‘Şimdiye kadar yaptığımız şeyler yanlıştı, bize engel oluyorlardı. Modelimizi değiştireceğiz’ diyor” ifadelerini kullanan Babacan, “Karar ver, hangisi? Gerçekten başarılı oldun da zamanında ekonominin kitabını mı yazdın, yoksa ‘Geçmişte yanlışlar yapıldı, artık aklıma gelen doğruları yapıyorum’ mu diyorsun? Bu milleti cahil yerine koyuyorlar” açıklamasını yaptı. 

Görünen köy kılavuz istemez


Dolar cinsinden kişi başı millî gelirde kendi dönemi ile cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi dönemini kıyaslayan Babacan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu önemli çünkü dünyaya göre satın alma gücümüzü gösteriyor. Maliyeti döviz bazında olan ürünlere ne kadar kolay ne kadar zor eriştiğimizi gösteriyor. Diğer ülkelere göre ne kadar zengin ne kadar fakir olduğumuzu gösteriyor. Liyakatli kadroların, istişarenin devrede olduğu dönemde kişi başı düşen millî gelir yılda ortalama 12,2 büyümüş. Son üç yılda millî gelirimiz yıllık ortalama 2,9 düşmüş. Hesap ortada. Biz artırmışız, onlar düşürmüş. Biz bu milleti zenginleştirmişiz, onlar yoksullaştırmış. Görünen köy kılavuz istemez.”

 

Sayılı gün çabuk geçer

Büyükçekmece'de konuşan Ali Babacan, “Özgür ve zengin bir Türkiye için yola çıktık. Hem bugünün hem yarının DEVA’ya ihtiyacı var. Bu ülkenin bugününün ve yarınının üstüne karabulut gibi çöken bu iktidardan ve bu zihniyetten kurtulmamıza çok az kaldı. Sayılı gün çabuk geçer” dedi.