İstanbul
Parçalı bulutlu
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Ali Tarakcı: Bu ceza indirimine neden karşıyım?

Ali Tarakcı: Bu ceza indirimine neden karşıyım?

Gazeteci Ali Tarakcı, yargı paketi ve infaz düzenleme yasasına ilişkin, "Türkiye’de devlet, hukuk ve adalette köklü bir reforma gitmeden, demokratik bir hukuk sistemini kurmadan kısmi af getirirse, kamuoyunun vicdanında derin bir yara açacaktır" dedi.

Ali Tarakcı'nın tukenmezhaber.com için kaleme aldığı yazısında; "Ceza indirimi kısmi bir aftır. Ve şayet bu genel bir affa dönüştürülmez ise toplumun vicdanında mahkum olacaktır. Tarihe uyuşturucudan, tecavüzden, cinsel istismardan ceza almışları, hırsızları, arsızları affeden bir yasa olarak geçecektir" dedi.

AK Parti ve MHP tarafından hazırlanan, toplumun tepkisi yüzünden bugüne kadar gündeme getirilemeyen; aslında kısmi af yasası olarak bilinen ceza infaz indirimi çalışmalarına yönelik hem beklentiler hem de tepkiler devam ediyor. Özellikle, uyuşturucudan ve tecavüzden, cinsel istismardan ceza almış olanlara yönelik ceza indirimi yapılacak olması, başta kadın sivil toplum örgütleri olmak üzere toplumun büyük çoğunluğu ve mağdurlar tarafından büyük tepki çekiyor.

Yine, ceza indirimde siyasi suçların yer almaması ise başka bir tepkinin nedeni.

Bu konu gündeme gelince hem bir gazeteci hem de özellikle yaşadığım silahlı bir saldırı üzerinden benim de söz söyleme hakkımın iki kere olduğunu düşünerek bu satırları yazıyorum. 

Silahlı saldırıya uğramış bir gazeteci ve mahkum olan çete sanıklarının cezaevinde yatıyor olmalarından dolayı bu konuda öncelikle söz söyleme hakkı olan biriyim.

20 Kasım 2017 tarihinde 4 kişilik bir çete tarafından evimin önünde geceden kurulan bir pusu sonrasında arabamda küçük oğlumun yanında, silahlı bir saldırıya uğradım. Kan kaybının çok olmasından dolayı, vatandaşların ambulans beklemeden hastaneye yetiştirmesinden dolayı ölümden ve özellikle sevgili Doç. Dr. Erdinç Civelek ve arkadaşı sayesinde sakat kalmaktan kurtuldum.

Yazının tamamını aşağıdaki linki tıklayarak okuyabilirsiniz