Anadolu'nun yüce dağlarının gizli kahramanı Anadolu Parsı, en ihtişamlı görüntüsüyle yeniden karşımızda. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, kamuoyuyla ilk kez paylaştığı görüntülerle, 1000 yıllık hikayenin vücut bulmuş hali olan bu eşsiz mirası koruma kararlılığını vurguladı.
Türkiye'de 1974 yılından bu yana nesli tükendiği düşünülen Anadolu Parsı, Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı Doğa Koruma ve Millî Parklar Genel Müdürlüğü tarafından kurulan fotokapanlar aracılığıyla kaydedildi. Alınan görüntünün bugüne kadarki en net görüntülerden biri olduğu belirtilirken, güvenlik önlemleri nedeniyle görüntünün nerede alındığı paylaşılmıyor.
Anadolu Parsının Etkileyici Özellikleri
Anadolu Parsı, tüm leopar alt türleri arasındaki en büyük tür olarak biliniyor. Boyu 200-250 cm, ağırlığı dişilerde 35-50 kg, erkeklerde ise 45-70 kg civarında olan bu etçil tür, son derece güçlü kaslara ve çevik bir yapıya sahip.
Sarımsı renkteki postları ve sırtlarındaki siyah benekleriyle dikkat çeken parsların, her birinin postu tıpkı parmak izleri gibi kendine özgü. Bu özellikleri sayesinde birbirlerinden kolayca ayırt edilebiliyorlar.
Uzun gövdeye ve oldukça uzun bir kuyruğa sahip olan Anadolu Parsı, kendini çok iyi saklayabilen ve tek başına avlanan bir yırtıcı. Genellikle geceleri aktif olan bu türün, geyik, yaban keçisi, yaban domuzu, küçük memeliler ve kuşlar gibi hayvanlarla beslendiği biliniyor.
Anadolu Parsının ülkemizdeki yayılış alanı Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu, Toroslar, Orta Karadeniz'in iç kesimleri, Batı Karadeniz ve Kuzeybatı Anadolu'daki ormanlık alanları kapsıyor. Son yıllarda Bitlis, Tatvan, Siirt, Diyarbakır, Şırnak ve Artvin'de görüntülenen bu nadide tür, ülkemizin biyolojik çeşitliliğinin en değerli parçalarından biri.
İşte Anadolu Parsının En Net Görüntüleri
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 22 Mayıs Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Günü'nde Van'da düzenlenen 3. Ulusal Yaban Hayvanları Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Anadolu Parsının en net görüntülerini kamuoyuyla paylaştı.
Yumaklı, "Bu görüntüde Anadolu'nun yüce dağlarının gizli kahramanını göreceğiz. Bu görüntüde yalnız ama asla kaybolmayan geçmişin izini taşıyan 1000 yıllık hikayenin vücut bulmuş halini izleyeceğiz. İşte son görüntüsüyle gözümüz gibi baktığımız, koruduğumuz, kolladığımız bu toprakların en asil hayvanı Anadolu Parsı" ifadelerini kullandı.
Bakan Yumaklı'dan Koruma Sözü
Bakan Yumaklı, konuşmasında biyolojik çeşitliliğin önemine de dikkat çekerek, "Biyolojik çeşitliliği yalnızca bir çevre meselesi olarak değil, gıda güvenliğimizin, iklim direncimizin, kalkınma hedeflerimizin ve en önemlisi gelecek kuşaklara bırakacağımız yaşam kalitesinin temeli olarak görmeliyiz" dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı olarak doğayı sadece korumakla kalmadıklarını, bilimden ve teknolojiden istifade ederek toplumun tüm kesimleriyle işbirliği içinde yönetmeye çalıştıklarını belirten Yumaklı, "Bu çerçevede korunan alanlarımızı bilimsel temelli stratejilerle artırıyor, türlerimizin izlenmesini ve korunmasını ileri teknolojilerle destekliyor, yaban hayatı rehabilitasyon merkezlerimizi yaygınlaştırıyoruz" şeklinde konuştu.