İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem “Babam Şehit Oldu, Sancağı Ben Devraldım” 15 Temmuz’un Ardından Yıllar Geçti, Acı Aynı Kaldı

“Babam Şehit Oldu, Sancağı Ben Devraldım” 15 Temmuz’un Ardından Yıllar Geçti, Acı Aynı Kaldı

15 Temmuz şehidi Mustafa Solak’ın engelli oğlu Emre Solak, babasının mirasını ve şehadet gururunu anlattı. “O sancak artık bende” diyen Solak’ın sözleri, 9 yıl sonra hâlâ yürekleri sızlatıyor.

MUHABİR: Bülent Çolakoğlu

Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin üzerinden tam dokuz yıl geçti. O gece, vatanını savunmak için sokaklara çıkanlardan biri de boya badana ustası Mustafa Solak’tı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde F-16’dan atılan bombalarla şehit edilen Solak, geride hayat arkadaşı Melek Solak ile doğuştan apel sendromlu oğlu Emre’yi bıraktı.

21 yaşındaki Emre Solak, yaşadığı tüm zorluklara rağmen babasının şehadetini gururla taşıyor. Anadolu Ajansı’na konuşan Solak, “Bir gün bu ülkede yine 15 Temmuz gibi bir kalkışma olsa, sokağa ilk çıkanlardan olurum. O gece babamın tuttuğu sancağı devraldım, artık o sancak bende” dedi.

“Evden çıkarken sesini duydum ama kendisini göremedim”

O karanlık geceyi hâlâ unutamadığını söyleyen Emre Solak, babasının saat 02.30 sularında darbe girişiminden haberdar olduğunu ve hızla evden çıktığını anlattı:

“Annem, ‘Nereye gidiyorsun Mustafa?’ dediğinde, ‘Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gidiyorum. Vatan elden gidiyor’ cevabını verdi. O an sesini duydum ama kendisini göremedim.”

Sabah uyandığında babasının evde olmadığını fark eden Emre, telefonla ulaşamayınca amcasını aradı. Birlikte Külliye’ye gitmeye çalıştıkları sırada babasının Devlet Demiryolları Hastanesi’nde olduğunu öğrendiklerini aktardı. Ancak hastaneye vardıklarında acı haberi aldılar:

“Amcam, ‘Emre sana baban bir gurur bıraktı’ dedi. Önce idrak edemedim. ‘Yaralıysa bir gösterin’ dedim. ‘Baban şehit oldu’ cevabını alınca hastanenin avlusu bana bir ateş çukuru gibi geldi.”

“Tam da babama ihtiyaç duyduğum zamanda kaybettim”

Babası şehit olduğunda 18 yaşında olan Emre Solak, yaşadığı kaybın gençliğinin en kırılgan dönemine denk geldiğini dile getirdi. Aradan geçen dokuz yıla rağmen yüreğindeki boşluğun hâlâ aynı olduğunu belirtti:

“Babamı çok özlüyoruz. Özlemi çok ağır. Doğum günlerinde, özel günlerde, şehadet yıl dönümünde hep eksikliğini hissediyorum. Tam da babama en çok ihtiyaç duyduğum zamanda kaybettim.”

“Dedeleri bir kahramandı”

Babasının mirasını yaşatmaya kararlı olduğunu vurgulayan Emre Solak, gelecekte çocuklarına da bu şuurla yaklaşacağını söyledi:

“Yarın bir gün evlatlarım olursa, onlara dedelerinin mirasını anlatacağım. Şehitliğine götüreceğim. ‘Dedeniz bu vatan için şehit oldu. O bir kahramandı’ diyeceğim. Benim duyduğum gururu onlara da tattıracağım.”

15 Temmuz’un 9. yılında

Emre Solak’ın sözleri, 15 Temmuz’un 9. yılında, o gece yaşananların bireysel hafızalardaki etkisini ve bu topraklar uğruna verilen mücadelenin kişisel bir gurura nasıl dönüştüğünü bir kez daha hatırlatıyor. Şehit Mustafa Solak’ın sancağını devralan Emre, yalnızca bir evlat değil; aynı zamanda bir hafıza, bir miras taşıyıcısı olarak Türkiye’nin demokrasi mücadelesinde özel bir yerde duruyor.