Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) Yeşil Mutabakatı’nı aynı şekilde uygulama kararı aldığını belirterek, rekabet gücünün korunması ve ihracat pazarlarının geliştirilmesi için bu uyumun zorunlu olduğunu söyledi. Bolat, açıklamalarını Ankara’da düzenlenen 2. Uluslararası Çevre İletişim Zirvesinde yaptı.
“Çevre İletişimi Bilim Temelli Olmalı”
Konuşmasında çevre farkındalığının toplumda güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Bolat, doğru, tutarlı ve bilimsel temelli çevre iletişiminin önemine dikkat çekti. Türkiye’nin 2026’da COP31’e ev sahipliği yapacak olması nedeniyle bu iletişim sürecinin daha da kritik hâle geldiğini söyledi.
Ekonomide Yeşil Dönüşüm
Bolat, küresel ekonominin üretimden tüketime kadar tüm aşamalarda yeniden tanımlandığını belirterek, çevresel performansın artık yalnızca sürdürülebilirlik değil, aynı zamanda rekabet gücünün ana belirleyicisi hâline geldiğini ifade etti.
AB Yeşil Mutabakatı ile Tam Uyum
Bolat, Türkiye’nin ticaretinin yaklaşık %40’ını AB ile gerçekleştirdiğini hatırlatarak, Gümrük Birliği nedeniyle Yeşil Mutabakat’a uyumun zorunlu olduğunun altını çizdi:
“Rekabet gücümüzü korumak ve ihracatımızı büyütmek için bu sürece ayak uydurmak zorundayız.”
Sınırda Karbon Düzenlemesi Türkiye’yi Yakından Etkiliyor
Mutabakatın en kritik unsurlarından biri olan Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) hakkında bilgi veren Bolat, mekanizmanın demir-çelik, alüminyum, gübre, elektrik, hidrojen ve çimento sektörlerini kapsadığını söyledi. Bu sektörlerde Türkiye’nin 23 milyar dolar ihracatı bulunduğunu belirtti.
“Maliyetler Rekabeti Doğrudan Etkileyebilir”
Bolat, söz konusu sektörlerin çoğunun sanayide temel girdileri oluşturduğunu, bu nedenle SKDM’nin getireceği idari ve finansal yüklerin rekabetçiliği doğrudan etkileme potansiyeli taşıdığını ifade etti.
Döngüsel Ekonomi ve Dijital Ürün Pasaportu
Yeşil Mutabakat’ın bir diğer önemli bileşeninin döngüsel ekonomiye geçiş olduğunu belirten Bolat, AB pazarına girişte yeni kuralların—özellikle dijital ürün pasaportu uygulamasının—hayata geçtiğini hatırlattı. Tüm ürün gruplarında mevzuatın yenilendiğini söyledi.
Türkiye–AB Arasında Yoğun Diyalog
Bolat, Türkiye’nin bu süreçte AB ile yakın temas hâlinde olduğunu vurguladı. Brüksel’de başlatılan Yüksek Düzeyli Ticaret Diyaloğunun ardından Ankara’da gerçekleştirilen ikinci toplantının, Gümrük Birliği’nin işleyişi, teknik engellerin azaltılması ve vize süreçlerinin iyileştirilmesi konularına odaklandığını söyledi.
Ayrıca Türkiye–AB Yüksek Düzeyli İklim Diyaloğu kapsamında SKDM Çalışma Grubunun kurulduğunu ve özel sektörün bu sürece dahil edildiğini hatırlattı.
İklim Kanunu ve Yeşil Dönüşüm Destekleri
Bolat, Türkiye’nin ilk İklim Kanunu’nun bu yıl TBMM’de kabul edildiğini hatırlattı. Bakanlık tarafından yürütülen Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Desteği Programı ile firmaların danışmanlık ve eğitim giderlerinin %50’sine kadar destek sağlandığını belirtti. Bugüne kadar bu kapsamda 13 milyon 645 bin lira destek verildiğini açıkladı.
Eximbank ve Ticaret Bankası’ndan Yeşil Finansman Paketleri
Yeşil ve dijital dönüşüme uyum için Türk Eximbank ve Türk Ticaret Bankası’nın yeni finansman paketleri oluşturduğunu ifade eden Bolat, ihracatçıların bu dönüşüme hazırlanmasının zorunlu hâle geldiğini söyledi.
“İklimsel Adaletin Savunucusu Olacağız”
Uluslararası Çevre İletişim Derneği Başkanı Sevda Güner, iklim adaletinin önemini vurgulayarak, Türkiye’nin bu kavramı hem ulusal hem uluslararası alanda kararlılıkla savunacağını söyledi. Program sonunda Bakan Bolat’a üzerinde dünya haritası bulunan bir tablo hediye edildi.