Türkiye’nin Yargı Sistemine Güven Vurgusu
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Samsun'da düzenlenen bir dizi açılış ve temel atma töreni kapsamında yaptığı konuşmalarda, Türkiye'nin yargı sisteminin şeffaflığına dikkat çekti. “Dünyanın en şeffaf yargı sistemi Türkiye’dedir. Bu bir abartı değil, hakikattir” ifadeleriyle yargı kurumlarına yönelik eleştirileri reddeden Tunç, geçmişte yaşanan vesayetçi uygulamaların artık sona erdiğini belirtti.
“Yargı mensuplarımız bugün milletin ve hukukun yanındadır” diyen Tunç, birkaç münferit karar üzerinden tüm yargı sisteminin sorgulanamayacağını belirterek, 25 binin üzerinde hâkim ve savcının emeğinin karalanmasına izin verilmeyeceğini vurguladı.
Samsun’da Adalet Yapılarına Yatırım
Bakan Tunç’un Samsun programı, Samsun Adli Tıp Grup Başkanlığı Hizmet Binası’nın açılışı ile başladı. 13 bin 634 metrekare kapalı alana sahip modern bina, morg ve kimya ihtisas daireleriyle adli tıp alanında önemli bir hizmet merkezi olacak. Ardından Atakum ilçesindeki Samsun Bölge Adliye Mahkemesi, Bölge İdare Mahkemesi, İdare ve Vergi Mahkemeleri Hizmet Binası’nın temel atma törenine katılan Tunç, bu projeyle birlikte 222 oda, 23 duruşma salonu, 478 araçlık otopark alanı gibi detayları kamuoyuyla paylaştı.
Yargıda Yapay Zeka Dönemi Başlıyor
Türkiye’nin yargı sisteminde dijitalleşme ve teknolojik dönüşüm adımları hakkında da bilgi veren Tunç, yerli ve milli yapay zeka destekli projelerin devreye alınacağını duyurdu. UYAP sisteminin gelişiminin yanı sıra, elektronik duruşma ve tebligat sistemleri gibi yeniliklerin yargı süreçlerini hızlandırdığını belirtti.
Tunç, yargı personelinin iş yükünü azaltacak bu yazılımların yakında tanıtılacağını açıklayarak, “Yapay zekayla karar alınmayacak ama süreçler kolaylaşacak, hız kazanacak” dedi.
Eğitimde ve Yargı Kadrosunda Nitelik Artışı
Bakan Tunç, yargı sisteminde kaliteyi artırmak adına yapılan reformlara da değindi. Hukuk fakültelerine giriş barajının yükseltilmesi, “İlk 100 bine girme şartı” ve hukuk mesleklerine giriş sınavı gibi uygulamaların hayata geçtiğini hatırlattı. Ayrıca, yeni hakim-savcı yardımcılığı sistemi ile birlikte üç yıl süren uygulamalı bir eğitim süreci başlatıldığını belirtti.
Son iki yılda 2.076 yeni hakim-savcı yardımcısı ve 3.369 hakim-savcı atamasıyla yargı teşkilatının hem nitelik hem de nicelik açısından güçlendirildiğini ifade etti.
Yeni Anayasa Vurgusu ve Demokratik Hukuk Devleti
Konuşmasında Türkiye’nin mevcut anayasasının darbe döneminin izlerini taşıdığına dikkat çeken Tunç, “Demokratik ve sivil bir anayasa Türkiye’nin hakkıdır” dedi. 1982 Anayasası’nda yapılan sayısız değişikliğe rağmen, tam anlamıyla sivil ve özgürlükçü bir yapının inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Tunç, “Türkiye Yüzyılı” vizyonuyla yeni bir anayasanın milletin desteğiyle hazırlanabileceğini söyledi.
Yargının Geçmişten Bugüne Evrimi
Tunç, geçmişte yaşanan 27 Mayıs, 12 Eylül ve 28 Şubat süreçlerine de değinerek, o dönemlerdeki yargı uygulamalarının hukukla bağdaşmadığını belirtti. Bugünkü yargı sisteminin ise 15 Temmuz darbe girişimi gibi kritik dönemeçlerde milletin ve hukukun yanında durduğunu vurguladı.
“Bugünün savcıları ve hakimleri darbecilere karşı mücadele verdi. Artık cübbesini vesayete çıkaran bir yargı yok” sözleriyle, mevcut yargı sisteminin demokratik değerler etrafında güçlendiğini ifade etti.
Uluslararası Endeksler Eleştirildi
Tunç, basın özgürlüğü ve yargı bağımsızlığına dair uluslararası endekslerde Türkiye’nin yetersiz gösterilmesine de sert tepki gösterdi. Özellikle İsrail’in gazetecilere yönelik saldırılarını örnek göstererek, “Gazetecinin yaşam hakkı olmayan bir ülke Türkiye’den daha özgür gösterilemez” dedi.
“Bu değerlendirmeler bizim için geçersizdir, çöptür” diyen Tunç, Türkiye’nin adalet sisteminin milletin hizmetinde olduğunu ve çalışmaların kararlılıkla sürdüğünü belirtti.