İstanbul
Parçalı az bulutlu
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Bal tutan parmağı yalama ahlakı

Bal tutan parmağı yalama ahlakı

Atasözleri ile yaptıklarını destekleyen bir toplumun kültürü ile yoğrulan ülkede gavur denilen ülkelere baktığınızda bırakın ders almayı, not almayı bile aklımıza getirmeyiz..

Atasözleri ile yaptıklarını destekleyen bir toplumun kültürü ile yoğrulan ülkede gavur denilen ülkelere baktığınızda bırakın ders almayı, not almayı bile aklımıza getirmeyiz..
İşte bize son üç örnek.
Almanya, Yunanistan ve en önemlisi Uganda..
Basının ileri sürülen iddiaları dile getirmeye kalktığı anda bastırıldığı bir ülkede onca askerin öldürülmesine 'Kahrolsun' deyip geçiştiren, insanların biber gazı ile kör edilmesine 'Teröristti' zaten, bankaların boşaltılmasına, 'bal tutan parmağını yalar' diyen, gemicikler alıp, 'Bizde insanız' deyip, savunan, sorumluluğundaki sorumsuzluğu başkalarına yükleyen bir anlayışın hüküm etmesi gerçekten de acı verici bir durum..
Sadece üst tabakada mı ki bu         yaşananlar?!.
Adam ve bayan biri basit bir oda başkanı olur, kızına, oğluna iş bulur, kendisi iş alır, iş satar kimse bir şey demez benim, 'Bal tutan parmağını yalar' ahlakı ile yetişen ülkemde..
Evet Almanya Cumhurbaşkanı istifa etmiş, bu yetmemiş bizdeki savcının MİT' Müsteşarını adliyeye çağırması ardından ona özel bir kanun çıkarılmamış, korunmamış ve Alman savcı koskoca cumhurbaşkanı demeden hakkındaki iddiaları gel temizle diye Adliye'ye çağırmış..
Haberiniz ola görüp, görmezden gelenler..
**Unuttuğumuz misafirlikler..
Önce televizyon, ardından cep telefonları, sonrasında gelen internetin bizleri evlerimize kapattığı bir süreçte stresli iş hayatında fırsat bulup, yanı başımızdaki komşuya gitmenin getirdiği rahatlığı ne kadar özlediğimi geçtiğimiz gün ailece gittiğimiz kızım Nazlıcan'ın öğretmeninin evinde bir kez daha his ettim.
28 Şubat Darbesi olarak bilinen süreci bizlere dayatan televizyonun ısrarlı sesine karşın o özlediğimiz komşuluk ilişkilerini güzel eller de yapılan, sıcak yüreklerle ısıtılan yemeklerle süsleyen komşumuzun heyecanı kadar bizde heyecanlıydık..
Çünkü gün gittikçe kopan bu güzel komşuluk ilişkilerini her iki tarafında çok özlediğini iliklerimize kadar anlıyor, en güzel şekilde değerlendirmeye çalışıyorduk.
Çocuklarımızın bir birlerine ısınması kadar biz, her gün cadde ve sokakta selamlaşan büyüklerin sanki yıllardır bir birimizi görmemiş gibi uzun aile sohbeti ile unutulan komşuluk ilişkilerimize taze kan katışımız gerçekten de çok önemliydi.
Kısaca; Artık unuttuğumuz misafirliklerin değerini bir kez daha anladığımız şu geçen hafta sonu gittiğimiz misafirlikte aldığım zevki ne tvlerin dizileri, ne internetin sohbetleri, nede cep telefonlarının mesajları vermez olduğunu bir kez daha anladım, bizi davet eden, komşuluk ilişkilerini hatırlatan  komşumuza bir kez daha teşekkür ederken..
...