İstanbul
Parçalı bulutlu
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Bayram gelmiş işçinin neyine!

Bayram gelmiş işçinin neyine!

Bugün 1 Mayıs İşçi Bayramı ama gerek sosyal medyada gerekse de sokakta hem işçiler hem de işçi emekleri bayram kutlamaktan ziyade dertlerini duyurma telaşında. “Geçinemiyoruz” diyen işçiler, “Çalıştığımız fabrikalarda sendikal haklarımız bile gözetilmiyor. Emeğimizin karşılığı olan ücretlerin çok altında çalışıyoruz” dedi. Bir dokunup bin ah işitilen işçiler, “Böyle bir ortamda bayram gelmiş neyimize desek daha doğru olur” yorumunda bulundu

1 Mayıs İşçi Bayramı'nda, dertlerini anlatan işçiler sosyal medya aracılığıyla ve gerçekleştirmiş oldukları basın açıklamalarıyla, zor durumda olduklarını ifade etti. Bayrama dahi sevinemeyecek halde olduğunu anlatan ve tazminatsız bir şekilde işten çıkarılan CPS Otomotiv Fabrikası'nın işçileri, “Bugün bizim günümüz ama bayramdan çok dram var. Ne hak kaldı ne hukuk. Tazminatsız bir şekilde işimizden kovulduk. Bugün, güvencesiz işe, sefalet ücretine, mezarda emekliliğe, Kod 29’a, işten çıkartmalara karşı taleplerimizi haykırma günü. Fabrikalarımızda, işyerlerimizde, olduğumuz her yeri 1 Mayıs alanına çevirmeliyiz başka yapabileceğimiz bir şey yok” dedi.


İŞÇİ DEĞİL KÖLE GİBİYİZ

1 Mayıs'a sayılı günler kala işten çıkarıldığını anlatan bir başka CPS Otomotiv Fabrikası işçisi genç ise, “İşçi değil adeta köle gibiyiz” dedi. Yaşadığı mağduriyeti anlatan genç, “Başvuru yaptığım fabrika sayısını artık saymayı bıraktım. Hiçbir şekilde geri dönüş yok. Yoğun çalışma saatleri ve şartları altında verecekleri ücret ise asgari ücret ya da bir tık üstü. Ekonomik krizin gitgide keskinleştiği pandemi koşullarında biz işçiler bu çalışma koşullarına ve bu sefalet ücretine mahkum bırakılıyoruz. Pandemi de işten çıkartmalar yasak dediler. Onun adı da oldu ücretsiz izin ya da Kod 29. Biz işçilerin emeğiyle yükselen bu yaşamda bizlere vadedilen ise kölece çalışma ve yaşam koşulları oldu.” diye konuştu.


BU DÜZEN İŞÇİ DOSTU DEĞİL

7 yıllık tekstil işçisi olduğunu anlatan Neslihan Baltacı ise sosyal medya hesabından şu ifadeleri paylaştı; “Asgari ücretin yeniden düzenlenip emeğin karşılığına denk düşecek bir seviyeye gelmesini istiyorum” diyor ve ekliyor: “Ben bu hükümetin aldığı hiçbir kararı desteklemiyor ve tanımıyorum. Çünkü yalnızca kendilerini düşünüyorlar. Tek başımıza bir şey yapamayız onu da biliyorum. Bu düzen işçi dostu değl, emek dostu değil. İşçi sınıfı ayağa kalkarsa neler olacağını da biliyorum. Bugün sendikalar da sermayeden yana onu görüyorum. Bir araya gelmekten başka çaremiz yok.” HABER: ANIL BODUÇ