Giderek derinleşen ekonomik krizle birlikte “Geçinemiyorum” diyen işçi ve emekçilerin sayısı artıyor. Yüksek enflasyon ve vergi kesintileriyle aldıkları ücretlerin yetersiz olduğunu söyleyen işçilerin gündeminde banka promosyonları da önemli bir yer tutuyor. Turkcell Global Bilgi çalışanları da geçtiğimiz haftadan beri sosyal medya üzerinden yürüttükleri kampanyalarla genel müdürlük tarafından söz verilmesine rağmen ödenmeyen banka promosyonlarını ve sendikal haklarını talep ediyor.
Yol masraflarını bile ben ödüyorum
Evrensel'e konuşan Turkcell Çağrı Merkezi çalışanlarından biri performans sistemiyle çalıştıklarını ifade etti. Çağrı merkezi işçisi, “Ayrıca vardiyada plansız izin alınması, hastalık gibi durumlarda bile aylık performansımızdan düşülüyor. Örneğin hastalandım ve işe gidemedim. Rapor almama rağmen performans olumsuz etkileniyor. Çalışmada elektrik, internet gibi bize bağlı olmayan nedenlerle kesinti olduğunda bunların hepsi bize mal ediliyor. Sabah çalışıyorum, kulaklığım bozuldu. Evden şirkete gidip kulaklık temin ettiğimde tüm yol masraflarını ben ödüyorum. Bir de gidip gelme süremi eksik süre olmaması için ayrıca tamamlıyorum” dedi. İki ay öncesine kadar 18 lira olan yemek parasının 28 liraya çıktığını ve bunu da sadece belirli bir markette kullanabildiklerini anlatan işçi, “Sosyal medyada yapılan eylemlerden sonra yemek parası 51 lira yapıldı. Ancak biz yemek parasını tek bir yerde değil her yerde kullanmak istiyoruz” dedi.
Asgari ücret artı primle çalışıyoruz
Asgari ücret aldıklarını söyleyen bir başka işçi de şunları anlattı: “5 bin 500 lira asgari ücret artı prim şeklinde çalışıyoruz. Ancak prim almak çok zor. Alırsam bile ücretim en fazla 6 bin 200 lira oluyor. İnanın aramızda çocuğuna meyve dahi alamayan insanlar var. Tüm gün evdeyiz, yazın sıcak, kışın soğuk. Elektrik, doğal gaz faturaları çok fazla. Doğal gaz açamayıp montla çalışanlarımız oldu. Maaş ve prim ücretlerimize çok az zam yapılıyor, artan enflasyon geçim sıkıntımızı da artırıyor.” Kimi haklarının da yok sayıldığını anlatan işçi, “Yıllık izinlerimizi bile kullanmamıza izin vermiyorlar. Kullanmak istediğimde kota doldu gerekçesi ile izin vermediler. İşimi halletmek için mecbur rapor aldım. Bu sorunların çözülmesini istiyoruz. Bizim sosyal medyada başlattığımız bu eylemin sendikal hakları da elde ederek kazanımla sonuçlanmasını istiyoruz. Herkes sesimize ses olursa daha güçlü oluruz” diye konuştu.
Hayatta kalmak için çalışyorum
Vardiyalı çalıştığını anlatan bir başka işçi de “Her hafta saatlerim değişiyor, 6 ayrı zaman diliminde çalışıyorum. Hayatımın hiçbir düzeni yok, günüme dair hiçbir planım olamıyor” dedi. Aylık 7 bin 200 lira ücret aldığını söyleyen işçi, “Evde tek çalışan benim ve aldığım ücret maalesef yetmiyor. Artık her ay yeni bir kredi çeker hale geldim. Evin sadece mutfak masrafı 2 bin 500 lira bandında, 2 bin lira kira, özellikle kışın doğal gazla 2 bin 500 TL’ye çıkan faturalar... Yani sadece hayatta kalmak, nefes almak için çalışıyorum” diye konuştu. İşçi, “Çalışırken asla zorlanamazsın, asla hasta olamazsın, asla yıpranamaz, yıpratılamazsın çünkü bunlar direkt performansına ve maaşına yansır, bir de performansın düşerse yazılı uyarı alır, atılmakla tehdit edilirsin” dedi.
İletişim-İş çağrı yaptı
DİSK’e bağlı İletişim-İş İzmir Temsilcisi Gürkan Emreoğlu, işçilerin ve emekçilerin yoksullaştığı bir süreçte patronların büyüdüğünü söyleyerek, “Son dönemde Turkcell yüzde 199 büyüdü. Bu da işçilerin ödenmeyen haklarıyla gerçekleşen bir büyüme olduğunu gösteriyor” dedi. Emreoğlu, “Isınma, yiyecek ve elektrik gibi giderlerin işçilere yüklenmesini kabul etmiyoruz. Evden çalışmanın isteğe bağlı olmasını talep ediyoruz. Evden çalışma ortamındaki tüm ihtiyaçların patron tarafından karşılanmasını da istiyoruz. En yüksek promosyonu veren banka ile anlaşılmasını ve promosyonların işçilere acilen yatırılmasını istiyoruz” dedi. Örgütlülüğün önemine de vurgu yapan Emreoğlu, “Çağrı merkezi çalışanlarını sendikamız İletişim-İş’te örgütlenmeye çağırıyoruz” diye ekledi. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “DİSK olarak haklı taleplerinizin karşılanması ve çabalarınızın sonuçlanması için tüm gücümüzle yanınızdayız. İnsanca bir çalışma koşulunun sağlanması ancak örgütlü bir mücadele ile mümkündür. Tüm çağrı merkezi çalışanlarını sendikamızda örgütlenmeye çağırıyoruz” demişti.
İşte talepler:
Promosyon ödemelerinin yatırılması.
Yemek ücretlerinin artırılması.
İş yerinde sendikalaşmanın önünün açılması.
Evden çalışan kişilere elektrik ve ısınma yardımının yapılması.
Prim/maaş ücretlerinin düzenlenmesi, kıdem yılına göre ücret artışlarının desteklenmesi.
Çalışma saatlerinin iyileştirilmesi.
Şirket yöneticilerinin keyfi yazılı uyarı, savunma alması gibi durumların önüne geçilmesi.
