Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Almanya Şansölyesi Friedrich Merz ile ortak basın toplantısında önemli açıklamalarda bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
"(AB'ye tam üyelik) Türkiye'nin sergilediği kararlı iradenin, birlik nezdinde hak ettiği karşılığı görmesi durumunda çok kısa sürede ciddi mesafe alabiliriz.
Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkiler olumlu seyrini sürdürüyor. Ticaret hacmini 60 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz.
Görüşmemizde Almanya'da yaşayan Türk toplumunun ortak değerimiz ve zenginliğimiz olduğunu bir kez daha teyit ettik.
Avrupa'da artışı engellenemeyen, ırkçılığa varan yabancı düşmanlığı, İslam karşıtlığıyla mücadeleye atfettiğimiz ehemmiyeti vurguladım.
Avrupa'da değişen güvenlik koşulları ışığında savunma sanayisi ürünlerinin tedarikindeki sıkıntıları geride bırakarak ortak projelere odaklanmamız gerekiyor.
Almanya'nın Suriye konusunda bizimle eş güdüm içinde çalışmaya atfettiği önemin farkındayız.
Türkiye olarak Gazze'deki soykırımı uluslararası gündeme taşıdık. Ateşkes konusunda yoğun çaba sarf ettik.
(Ukrayna-Rusya) Savaşın adil ve kalıcı şekilde çözümü için diplomatik çabaların sürdürülmesini önemli görüyoruz."
Almanya Başbakanı Merz'in açıklamalarından satır başları:
"Türkiye bizi meşgul eden tüm dış politika ve güvenlik konularında çok önemli bir aktör.
Türkiye'yle güvenlik politikaları alanında daha yakın iş birliği içinde olacağız."
Türkiye'yi Avrupa Birliği'nde görmek istiyoruz."
ERDOĞAN'DAN 'İMAMOĞLU' SORUSUNA CEVAP
Soru-cevap kısmında Alman bir gazetecinin Ekrem İmamoğlu ile ilgili sorunu cevaplayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Herhalde kim hangi makamda olursa olsun bir hukuk devletinde hukuku ayaklar altına alamazsınız. Hangi makamda olursanız olun eğer hukuku ayaklar altına alırsanız yargı devletinde yargı makamları ne gerekiyorsa onu yapmak zorundadır. Eğer yapmazlarsa bu defa yolsuzluk, hırsızlık her tür yanlış alır başını gider. Nitekim İstanbul'daki süreç böyle işlemiştir. Şu anda da bu süreci yargı yürütüyor, gereği yapılıyor."