İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan anlamlı mesaj: 'Kadının olduğu yerde barış olur'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan anlamlı mesaj: 'Kadının olduğu yerde barış olur'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da “Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesi”nde önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasında, kadın hakları ve kadın odaklı şehircilik vizyonuna dair dikkat çeken mesajlar verdi.

MUHABİR: Bülent Çolakoğlu

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde;

"Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Dün başlayan ve yarın sona erecek zirvemizde kadınla yükselen vizyonumuz ortaya konulacak. Şura, bir gerçektir ki kırsaldan kentlere doğru göçün artması ile kadın odaklı şehircilik politikasına duyulan ihtiyaç daha çok hissediliyor. Kadınların omuzlarındaki yük giderek ağırlaşıyor. Aile bütçesine destek olmaları bekleniyor. Kadınlar, eskiden olduğu gibi hem aileyi çekip çeviriyor ve bu zirveyi çok ama çok iyi biliyorum: İdeal ve toplumsal bir hayat kadınların hakkıdır."

"Devletimizi "devlet ana" yapan kadınlardır"

Kadınların toplumsal rolüne vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 

"Her şehir, insanların topluluk hâlinde yaşadığı yerleşim birimi; yuvası mesafesindedir. Kadının olduğu yerde barış olur. Kadın elinin değdiği yerde huzur ve düzen olur. Kadının güçlü olduğu yerde gelişme olur, inşa olur.

Aile dağılmıyorsa, kadının kuruculuğu sayesindedir. Kadının emekleri, gayretleri sayesinde duruyorsa aile, toplumda da şehirler kadınlar sayesinde ayakta durur. Devletimizi "devlet ana" yapan kadınlardır. Sizlerin şahsında, siyasi hayatım boyunca beraber yol yürüdüğüm tüm kadın arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. En kalbi selamlarımı, muhabbetlerimi gönderiyorum." ifadelerini kullandı.

 "Avrupa’da çok daha geç bu hakkı almışlardır"

Kadınların seçme ve seçilme hakkından bahseden Erdoğan,

"Başta eşim ve çocuklarım olmak üzere, her biri şükür vesilesi olan bütün hanımlara, hanım kardeşlerime, ülkemize eşsiz katkılarınız için şükranlarımı sunuyorum. Bugün, ülkemizde kadın hakları açısından önemli bir düzenlemenin günüdür. 1930 yılında seçme ve seçilme hakkı elde eden kadınlar, Seçim Kanunu’nda yapılan değişikliklerle milletvekili seçme ve seçilme hakkı kazanmıştır. Avrupa’da çok daha geç bu hakkı almışlardır. Temel hak ve özgürlüklerin kullanımında bu önemli düzenlemenin 91. yıl dönümü kutlu olsun." dedi.

“yiğit kadınlar, erkeklerle birlikte bu topraklar için can verdiler”

Erdoğan ifadelerine şu şekilde devam etti:

“Tarihimizde, Orhan Gazi’nin eşi Nilüfer Hatun gibi nice öncü ve örnek kadın şahsiyetler vardır. O fedakâr, o cefakâr, özgüven ve haysiyet sahibi kadınları şükranla yâd ediyoruz ve minnetle anıyoruz. Kadınlar, İstiklal Harbimizde son derece önemli bir rol üstlenmişlerdir. Bebeği kucağında olduğu hâlde cepheye mermi taşıyan, “Ben cephe gerisinde değil, cephede erkeklerle birlikte savaşacağım” diyen yiğit kadınlar, erkeklerle birlikte bu topraklar için can verdiler; bize özgür yaşayacağımız bir vatan bıraktılar.”

“Kadınlar yıllarca haklarını özgürce kullanamadı”

Kadınların anayasal haklarını özgürce kullanmasının uzun yıllar engellendiğini dile getiren Erdoğan,

“Gazi Mustafa Kemal, bu hakkın verilmesinin ardından, medeni memleketlerin birçoğundan daha önce Türk kadınına bu hakkı tanımıştır. Bugün Türk kadını, bu hakkı elinde tutmakta ve onu liyakatle, sadakatle kullanmaktadır. Doğrusu, kadınlar bu anayasal haklarını selayetle ve özgürce kullanamadılar. Görülür görülmez birçok engelle karşılaştılar. Mesela başörtüleri dolayısıyla seçilme hakkından mahrum bırakıldılar, üniversiteyi kazandıklarında önlerinde engeller buldular. Ayrımcılığa uğradılar. 28 Şubat’ın baskıcı atmosferinden binlerce kadın etkilendi, eğitim hakkından mahrum kaldı. Travmatik tercihler yapmak mecburiyetinde kaldılar.” ifadelerini kullandı.

"üniversitelerde yürütülen cadı avını nasıl unutabiliriz?"

Başörtülü kadınların eğitim ve siyaset alanlarında karşılaştığı ayrımcılığı hatırlatan Erdoğan, 28 Şubat sürecine de değinerek,

"Şu an bu salonda bulunan arkadaşlarım da bu ayrımcılığı yaşadılar. Meclise başörtüsüyle girildi diye adeta linç edilen kadınları nasıl unutabiliriz? Okullarda, üniversitelerde yürütülen cadı avını nasıl unutabiliriz? "411 el kaosa kalktı" manşetini nasıl unutabiliriz? Başörtüsü yasasının sürmesi için Anayasa Mahkemesi’nin kapısında nöbet tutan CHP'li yöneticiyi nasıl unutabiliriz? Medyada, sosyal medyada, iş dünyasında, siyasette varlığını hâlen sürdüren kadın hakları cellatlığını nasıl unutabiliriz? Bunları unutmadık, unutmuyoruz ve hiçbir zaman unutmayacağız." dedi.

“Kadın hakları mücadelesi bizim dönemimizde karşılık buldu”

Konuşmasının sonunda, kadın hakları konusundaki reformların ve gelişmelerin kendi dönemlerinde ivme kazandığını söyleyen Erdoğan,

“Her ne kadar seçme ve seçilme hakkını 91 sene önce elde etmiş olsalar da, maalesef bu haklarını hiçbir kısıtlama olmadan kullanmaları uzun ve sancılı olmuştur. Türkiye, kadın hakları konusunda gelişmenin tam manasıyla altın yıllarını bizim dönemimizde yaşıyor. Yıllarca bu kelimenin manasını yapanlar hiçbir adım atmazken, biz yoğun bir gayret içerisindeyiz.” ifadeleriyle sözlerini noktaladı.