Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Gazze’de sağlanan ateşkesi memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Yılmaz, "Geç kalmış olsa da bu adım, kalıcı barış için umut verici" dedi.
Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Gazze’de varılan ateşkesin, ABD Başkanı Donald Trump’ın planı, Türkiye, Katar ve Mısır’ın arabuluculuğu ile Hamas ve İsrail tarafından kabul edildiğini belirtti.
“Gazze Halkının Direnişi Tüm Dünyada Uyanışa Yol Açtı”
Yılmaz, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Dünyanın en gelişmiş silahları karşısında, tüm imkânsızlıklara rağmen büyük bir direniş sergileyen Gazze halkını gönülden selamlıyoruz. Bu direniş, insanlık değerlerinin dirilişine dönüşmüştür.”
“İnsanlık İttifakı ve Sumud Ruhu” Vurgusu
Gazze halkının mücadelesinin yalnızca bir direniş değil, aynı zamanda tüm dünyada ‘insanlık ittifakı’ ve ‘Sumud ruhu’ etrafında gelişen bir uyanış olduğunu ifade eden Yılmaz, sürecin barışa dönüşmesinin tüm insanlık için bir kazanım olacağını belirtti.
“Filistin Devleti’nin Hayat Bulması Kalıcı Barışın Temelidir”
Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin sürece aktif destek vermeyi sürdüreceğini belirterek, 1967 sınırları temelinde ve başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin Devleti’nin kurulmasının yalnızca Filistin için değil, bölgesel ve küresel güvenlik açısından da hayati olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda,
“Türkiye Cumhuriyeti bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Filistin halkının yanında olmaya devam edecektir. Daha fazla Filistinli masumun kanının dökülmemesi, insani yardımların kesintisiz ulaştırılması ve yeniden inşa süreci ile Gazze farklı bir döneme girecektir. Çok dar bir alanda, dünyanın en gelişmiş silahları karşısında, tüm imkansızlıklar içinde büyük bir direniş gösteren Gazze halkını gönülden selamlıyoruz. İki yıldır süren insanlık dışı saldırılara rağmen Filistin halkı toprağından sökülüp atılamadı. Birçok ülke Filistin Devleti’ni resmen tanıdı. Gazze’nin direnişi tüm dünyada uyanışa vesile oldu. Gazze’de işgale, ablukaya ve soykırıma direniş, insanlığın ve insani değerlerin dirilişine dönüştü. Bu uyanış etrafında oluşan ‘insanlık ittifakı’ ve ‘Sumud ruhu’ daha adaletli bir dünya umudunun güçlenmesine vesile oldu. Önümüzdeki dönem tarafların varılan anlaşmaya sadık kalmasını ve etkili şekilde uygulamalarını bekliyoruz. Anlaşmaya katkı sunduğumuz gibi uygulanmasını da yakından takip ederek sürece katkı sunacağız. Bu sürecin sonunda işgalin tamamen sona ermesi ve 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti’nin hayat bulması herkes için güvenliği, huzuru ve barışı kalıcı hale getirecektir"