İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Denizde soykırım

Denizde soykırım

İhtiyaçların sınırsız, kaynakların kıt olduğu dünyada, tarım ve gıda politikaları öncelik taşırken, uygulamalardaki aksaklık, 194 ülkenin üye olduğu FAO antlaşmasına “derin endişe” olarak yansıdı.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) denizlerdeki soykırımın önüne geçilmesi için, üye 194 devletin acilen tedbirler alması yönünde bir antlaşmaya imza koymasını istedi. Örgüt beklentisi, liman devletlerin, yasadışı balıkçılık faaliyetlerin engellenmesi, devletler arası işbirliğin pekiştirilmesi ve denetlemenin sonuç alacak bir biçimde etkin kılınması yönünde. Türkiye, Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından antlaşmanın tarafı olarak yerini alan ülkeler kapsamına girdi.

Denizdeki soykırım alarm verdi
Denizlerdeki su ürünleri soykırımı liman devletleri alarm vermeye zorladı. Birçok balık türlerinin neslinin tükenmesi, aşırı derecedeki deniz kirliliği ve kaçak balık avcılığının, geçimlerini balıkçılıkla sürdüren sektöre ağır darbe vurması acil tedbir alınmasını beraberinde getirdi. Dışişleri Bakanlığı’nın talebi üzerine Bakanlar Kurulu’nun geçtiğimiz ay imzaladığı karar uyarınca, denizlerdeki besin kaynaklarından had safhada istifa edebilmek için FAO üyesi 194 devletin yakın işbirliğinde bulunması esas alındı.

Türkiye faciayla karşı karşıya
Coğrafi konumu itibarıyla deniz kaynağı rezervi zengin olan Türkiye’de, balıkçılık sektöründeki denetimsizlik ve istikrarlı milli bir deniz politikasına sahip olunmaması da geleceğe yönelik duyulan endişeyi gitttikçe derinleştiriyor. Yasa dışı, kayıt dışı ve düzenlenmemiş balıkçılığın devam etmesi, bu durumun, balık stokları, deniz ekosistemleri ve yasal yollardan balıkçılık yapan balıkçıların geçim kaynakları üzerindeki yıkıcı etkileri, gıda güvenliği konusunda küresel bazda artan ihtiyaçlar konusunda duyulan derin endişeyi gündeme getirmesi dünya devletlerini zorunlu bir işbirliğine getirdi.

Balık türü yarı yarıya azaldı
Denizlerde yaşanan milli felaketin boyutları ise dehşete düşürecek boyutta. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, çok sayıda balık türü, 15 yıllık zaman diliminde yarı yarıya azalmış durumda. Denetimsiz kötü avlanma neticesinde ise 59 balık türü neslinin tükendiği, önlem alınmaması halinde bu sayının daha da artış göstereceği  Rize Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nin yaptığı araştırmayla ortaya çıkarıldı. CENGİZ ALÇAYIR