Marmara Denizi'nde büyük deprem riski bitti çıkışıyla bilim camiasında dikkatleri üzerine çeken Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bu kez Marmara'nın güneyine dikkat çekti. İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen ve büyük korkuya neden olan 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, Ekol TV’de Candaş Tolga Işık’ın programına katılan Üşümezsoy, kritik değerlendirmelerde bulundu.
"İstanbul Açıklarında Beklenen Deprem Gerçekleşti"
Silivri açıklarında yaşanan depremin tam 20 gün öncesinden tahmin edildiğini belirten Üşümezsoy, bu gelişmeyle birlikte Marmara Denizi'nin kuzeyinde büyük bir deprem tehlikesinin artık ortadan kalktığını ifade etti. Üşümezsoy, "Bu bölgedeki faylarda enerji boşaldı, yeni bir büyük kırılma beklemiyorum" dedi.

"Kumburgaz Fayı Artık Stres Taşımıyor"
Depremin ardından bölgede yaşanan 5.9 büyüklüğündeki artçı sarsıntıyla birlikte, Kumburgaz Fayı'nın kırılmayan son 10 kilometrelik bölümünün de harekete geçtiğini belirten Prof. Üşümezsoy, “Bu gelişme, o fay hattındaki bütün stresin boşaldığını gösteriyor” dedi.
Marmara'nın Güneyi İçin Kritik Uyarı
Ancak uzman isim Marmara Denizi'nin güneyine dikkat çekerek uyarılarda bulundu. Bandırma, Çan, Bursa ve Çanakkale illerinin etki alanında olduğu iki ayrı 7 büyüklüğünde depremin önümüzdeki 50 yıl içinde gerçekleşebileceğini ifade eden Üşümezsoy, tarihsel verileri dayanak gösterdi.
"Sarıgöl ve Sarıköy Fayları Harekete Geçebilir"
1739 ve 1953 yıllarında bölgede yaşanan 7.2 ve 7.5 büyüklüğündeki depremlere işaret eden Üşümezsoy, söz konusu fayların yeniden enerji biriktirdiğini vurguladı. Özellikle Sarıgöl ve Sarıköy fay zonlarının, tarihsel moment analizlerine göre yeniden büyük bir depreme neden olabileceğini belirtti.
"Deprem Fırtınaları Riskin Habercisi"
Mudanya çevresinde gözlemlenen küçük ölçekli depremlerin bir deprem fırtınası olarak tanımlandığını kaydeden Üşümezsoy, bu hareketliliğin alt fayların küçük kırılmalarla enerji boşalttığını ancak büyük parçaların hâlâ risk taşıdığını vurguladı.