Türkiye’nin uzay çalışmalarında dikkat çeken bir dönüm noktası daha gündemde. Fergani Uzay’ın geliştirdiği Yörünge Transfer Aracı FGN-TUG-S01, SpaceX’in Transporter-15 göreviyle fırlatılarak uzaya ulaştı. Araç, yörüngede ilk kez denenmesi planlanan hibrit uzay motoruyla Türkiye’yi uluslararası arenada öne çıkaracak yeni bir adımın temsilcisi oldu.
FGN-TUG-S01, farklı görev yüklerini bir yörüngeden diğerine taşıyabilen yapısıyla Türkiye’nin bugüne kadarki en kapsamlı ticari uzay platformu olarak tanımlanıyor. Hibrit motorun yörüngede ateşlenecek olması ise projeyi küresel ölçekte benzersiz kılıyor.
Fergani Uzay Danışmanı, roket bilimci Prof. Dr. Arif Karabeyoğlu, bu aşamayı şöyle çerçeveliyor:
“Bu araç, Türkiye’nin yörüngede test edeceği ilk büyük uzay motorunu taşıyor. Ayrıca hibrit roket motorunun dünyadaki ilk yörüngesel ateşlemesi olacak. Şu ana kadar hiçbir ülke bu teknoloji seviyesine ulaşmadı.”
Türkiye’de özel sektörün uzay yarışındaki yeni tablo
Türkiye’de son yıllarda üç şirket dört ayrı fırlatma sistemi üzerinde çalışıyor: Roketsan, Fergani Uzay ve Delta V. Bu ekosistem, ülkenin 2030’a uzanan uzay stratejisinde özel girişimlerin ağırlığını artırıyor.
Fergani Uzay’ın ilk test roketi için hedeflenen takvim ise 2026. Bu takvim, Türkiye’nin ticari fırlatma kabiliyetine geçişinde kritik aşama olarak değerlendiriliyor.
Fergani’nin üç ayaklı uzay programı
Şirketin üzerinde çalıştığı projeler, Türkiye’nin hem yörünge kapasitesini hem de bağımsız iletişim altyapısını güçlendirmeyi amaçlıyor.
Yaklaşık 100 uyduluk navigasyon ve iletişim takımyıldızı
Yaklaşık 2.000 km irtifada görev yapacak bu uydu ağı, Türkiye’nin konumlama ve iletişimde dışa bağımlılığını azaltmayı hedefliyor.
Yörünge transfer araçları
Prof. Karabeyoğlu, Fergani’nin kendi üretimi olan transfer araçlarıyla uyduları daha yüksek yörüngelere taşıyabilen ender firmalardan biri olduğuna dikkat çekiyor.
Yeni nesil fırlatma sistemleri
Bu sistemlerin parçası olan hibrit roket motoru, yörüngede ateşlenerek teknolojinin uygulanabilirliğini kanıtlayacak.
2028’e doğru Ay görevi
Türkiye, başka bir uluslararası proje ile Ay görevine de hazırlanıyor. ODTÜ öncülüğünde geliştirilen iki mikro rover, Çin Uzay Ajansı iş birliğiyle Chang’e-8 misyonunda Ay’ın güney kutbuna indirilecek. Böylece Türkiye, Ay yüzeyine aynı anda iki keşif aracı gönderen ilk ülke olabilir.
Yapay zekâ destekli “CHERI” rover’ları; yüzey taraması, 3 boyutlu haritalama ve etkileşimli görev yürütme gibi işlevlere sahip. Uzun vadede Ay toprağıyla 3 boyutlu yapı üretimi gibi ileri teknolojiler üzerinde çalışılması da planlar arasında.
Uluğ Bey projesinde yeni faz
Türkiye’nin tamamen yerli GPS sistemine geçişini sağlayacak Uluğ Bey projesi de hızla ilerliyor. Son olarak FGN-100-D2 uydusunun fırlatılmasıyla ikinci aşama tamamlandı. Hedef, önümüzdeki beş yılda 100 uyduluk bir takımın kurulması.
Uzmanlara göre küresel konumlama sistemlerine bağımlılığın azalması, özellikle savunma, afet yönetimi, tarım ve enerji sektörlerinde stratejik avantaj sağlayacak.
2030 hedefi
Türkiye Uzay Ajansı, TÜBİTAK, ASELSAN, TUSAŞ ve özel girişimlerin oluşturduğu geniş ekosistem, 2030’a kadar toplam 120 uyduluk kapasiteye ulaşmayı amaçlıyor. Bu strateji, Türkiye’nin uzayda kalıcı bir aktör olma yolundaki adımlarını güçlendiriyor.