İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Emrah Serbes: Kazadan sonra alkol aldım

Emrah Serbes: Kazadan sonra alkol aldım

İzmir’de üç kişinin hayatını kaybettiği trafik kazası nedeniyle tutuklanan yazar Emrah Serbes, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı.

Savunmasını yaparken ağlayan Serbes, arabasında bulunan alkol şişeleri için “Olay sırasında alkol almadım. Kazadan sonra İstanbul’a hastaneye giderken yolda alkol aldım” dedi.

gazetesinden Neşet Dişkaya’nın aktardığına göre, İzmir 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma 14:00’te başladı. 22 buçuk yıla kadar hapsi istenen Serbes, aylık gelirinin 7 bin lira olduğunu söyledi ve savunma sırasında ağladı.

Savunmasında, üzerinde çalıştığı projeyi bitirince tatile çıkmaya karar verdiğini anlatan Serbes “Önce Yalova’ya annemin yanına gitmeye karar verdim. Ancak kendime tuttuğum şoför Kenan Doğru ile Bodrum’a gitmeyi kararlaştırdık. Olay sırasında alkol almadım. Kazadan sonra İstanbul’a hastaneye giderken yolda alkol aldım. Kaza öncesi araçta soğuk kahve içtim. Araçta bulunan viski şişesini Bodrum Gümüşlük’te içmek için aldım” dedi.

Geçen kasım ayında cezaevinden bir mektup kaleme alan Serbest şöyle demişti: “Ben bir kahraman değilim ama bahsettikleri gibi bir canavar da değilim. Ben sadece insanım. Benim yüzümden üç kişi hayatını kaybetti. Vicdan azabı ve utanç içindeyim. Suçluyum, pişmanım ve üzgünüm. Cezamı çekmek istiyorum. Cezaevinde olmak bana iyi geliyor. Demir kapılar sertçe kapandığında, infaz memurları adımı bağırdığında, ayakkabılarımı çıkararak üst aramamı yaptıklarında, bütün bunları cezamın bir parçası olarak görüyorum. İnsanlardan tek ricam var, beni unutsunlar beni rahat bıraksınlar ve cezamı çekeyim.”

Ne olmuştu?
22 Eylül’de İzmir-Aydın otoyolunda, başka bir otomobilin çarpmasıyla kontrolden çıkıp takla atan otomobilin sürücüsü 59 yaşındaki Ayhan Özçelik ve kızı 16 yaşındaki Zeynep Özçelik yaşamını yitirmiş, kazada sürücünün eşi 51 yaşındaki Nilgün Özçelik ise ağır yaralanmıştı.

Kazanın ardından Serbes’in yanındaki Kenan Doğru, aracı kendisinin kullandığını söylemiş, daha sonra da tutuklanmıştı.

Serbes ise altı gün sonra gelen itirafının ardından savcılığa giderek teslim olmuş, daha sonra da tutuklanarak Buca Cezaevi’ne gönderilmişti. Serbes’in itirafı, savcının ‘şüphe üzerine’ soruşturmayı derinleştirmesinden iki gün sonra gelmişti.

Serbes ifadesinde, kaza sonrası İstanbul’a gittiğini, özel bir klinikte dört beş gün boyunca yatarak kendisini cezaevi koşullarına ruhsal ve bedensel olarak hazırlamaya başladığını söylemişti.

Kazada ağır yaralanan Nilgün Özçelik, hastanede hayatını kaybetmişti.

Serbes’in, kaza sırasında alkollü olmadığı başta olmak üzere birçok iddiası tanık ifadelerinde yalanlanmıştı.