Gazze’ye insani yardım ulaştırmak isterken İsrail ordusu tarafından alıkonulan Küresel Sumud Filosu üyesi İngiliz aktivist Evie Snedker, cezaevinde maruz kaldıkları insanlık dışı muameleyi anlattı.
Gazze’ye insani yardım götürmek amacıyla yola çıkan Küresel Sumud Filosu, İsrail güçleri tarafından yasa dışı biçimde durdurulmuş ve aktivistler alıkonulmuştu. Filoda bulunan İngiliz vatandaş Evie Snedker, serbest bırakılmasının ardından Londra Heathrow Havalimanı’nda yaşadıklarını anlattı.
“Kadınların başörtüleri erkeklerin önünde zorla çıkarıldı”
Snedker, İsrail askerlerinin kendilerine uyguladığı kötü muameleye ilişkin, “Kadınların başörtüleri, erkeklerin yanında, erkekler tarafından çıkarıldı. Uyumamıza, su içmemize, yemek yememize bile izin verilmedi. En temel insani nezaketten yoksundular.” ifadelerini kullandı.
“Ölebilirim dedim, ‘Umurumuzda değil’ cevabını verdiler”
Ciddi alerjik rahatsızlığı için yanında taşıdığı epipen adlı ilacın elinden alındığını belirten Snedker, “Ölebilirim dediğimde bana ‘Umurumuzda değil’ dediler.” şeklinde konuştu.
Aktivist, İsrail askerlerinin hem acemilik hem de disiplinsizlik sergilediğini vurguladı:
“Gemilere çıkan askerler dalga çıktığında ayakta bile duramıyordu. Otomatik pilotu çalıştıramıyorlardı, kendi silahlarını bile temizleyemiyorlardı. Beceriksizlikleri kadar saygısızlıkları da dikkat çekiciydi.”
“Greta Thunberg’in etrafına İsrail bayrakları asıp gülüyorlardı”
Snedker, aynı filo içinde yer alan İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg’in de kötü muameleye maruz kaldığını anlattı:
“Limana geldiğimizde hepimiz zorla gemiden indirildik ve sırayla beton zemine oturtulduk ama o (Greta), tek başına arkada bir köşede oturtuldu. Etrafına İsrail bayrakları asıp gülüyor, eğleniyor ve iğrenç davranışlarda bulunuyorlardı.”
“Hücrede 15 kişi kalıyorduk, ne yatak ne battaniye vardı”
Cezaevinde kaldıkları koşulları “insanlık dışı” olarak niteleyen Snedker, iki ranzalı hücreye 15 kişinin yerleştirildiğini, hijyenin olmadığını ve geceleri soğuktan, gündüzleri sıcaktan uyuyamadıklarını söyledi.
Serbest bırakıldıktan sonra Türkiye’ye sınır dışı edildiğini belirten Snedker, Türkiye’de gördüğü ilgiye ise şu sözlerle teşekkür etti:
“Türk yetkililer bize çok iyi davrandı. Başka şansım olmadığı için içtiğim sudan ötürü hastaydım ve bayılmak üzereydim. İner inmez bize kıyafet ve ayakkabı verdiler. Hala cezaevi kıyafetleri içindeydik. Yemek verdiler. Bizi havalimanından hemen Adli Tıp'a götürüp incelemeler ve tıbbi kontrol yaptılar. Aldığımız tüm darbelere bakıp psikolojik analiz yaptılar. Ben çok hasta olduğum için hemen hastaneye gönderdiler ve tedavi ettiler. Sonra da otele yerleştirildik.”
“Cinsel istismar ve şiddet vakaları duydum”
Snedker, İsrail güvenlik güçlerinin arama sırasında aktivistlere kötü davrandığını belirtti:
“Üst araması yaparken bacaklarınıza vurarak ayırıyorlar, zorla dokunuyorlar. Cinsel istismara uğrayanlar olduğunu duydum. Dövülen birçok kişiye tanık oldum. Çok acımasızlardı.”
“Bir daha gidersek yine orada olacağım”
İsrail’in müdahalesine rağmen Gazze’ye insani yardım ulaştırma kararlılığını sürdüreceğini belirten Snedker, sözlerini şöyle tamamladı:
“Muhtemelen Gazzeliler geminin ışıklarını gördü, biz de bombaların sesini duyduk. Eğer bir gün yeniden yola çıkarsak, ben yine orada olacağım.”