İstanbul’un kronikleşen trafik sorunu, her geçen yıl daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor. 2024 yılı verilerine göre megakentte tam 97 bin 354 trafik kazası yaşandı. Bu kazaların neden olduğu yıllık toplam kayıp zaman ise 105 saat olarak ölçüldü.
İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Hüseyin Korkmaz’ın yürüttüğü doktora çalışmasında, veriye dayalı trafik kaza süresi tahmini yapay zekâ modelleri kullanılarak çarpıcı sonuçlara ulaşıldı. Korkmaz’ın ifadesine göre İstanbul’un trafiği, artık sadece sabır değil, strateji de gerektiriyor.
Avrupa’da İlk Sırada, Dünyada 35’inci
Uluslararası araştırma şirketlerinin raporlarına göre İstanbul’daki trafik sıkışıklık seviyesi %41 olarak ölçüldü. Bu oranla İstanbul, Avrupa’nın en yoğun trafiğine sahip şehri olurken, dünya genelinde ise 35. sırada yer aldı.
Kazalar En Çok Cuma Günleri ve Yoğun Saatlerde Oluyor
2013-2021 döneminde incelenen kazaların büyük çoğunluğunun, sabah 05.00-08.30 ile akşam 18.00-21.00 saatleri arasında gerçekleştiği görüldü. Ana arterler olan D-100, TEM Otoyolu ve sahil yolları, kazaların en sık yaşandığı noktalar arasında.
En fazla kazanın yaşandığı yıllar ise 2018 ve 2021 olurken, bu yıllarda özellikle Zeytinburnu ilçesi öne çıktı. Kazaların büyük bölümünü otomobiller, ardından ise motosiklet ve kamyonetler oluşturdu.
Kaza Türüne Göre Trafik Çilesi Değişiyor
Dr. Korkmaz’ın analizine göre; sadece tek şeridin kapanması bile 10 dakikalık ek trafik süresine neden oluyor. Küçük çaplı motosiklet kazalarında bu süre 20-30 dakika, iki araçlı ya da kamyonetlerin dahil olduğu kazalarda ise 1 ila 1,5 saate kadar çıkabiliyor.
Yorgunluk ve Stres Kaza Riskini Artırıyor
Trafik sıkışıklığı sadece zaman kaybına değil, sürücü dikkatinin dağılmasına da yol açıyor. Dr. Korkmaz, trafikte uzun süre kalmanın "görsel körlüğe" neden olduğunu, bunun da refleks kaybı ve küçük çaplı kazaların artmasına yol açtığını vurguladı.
“Yol Yapmak Yetmiyor, Nüfus Dağılımı Şart”
İstanbul’un trafik probleminin çözümüne dair değerlendirmelerde bulunan Korkmaz, “Yeni yollar kısa vadede rahatlatır, ancak uzun vadede aynı talebi yeniden yaratır” diyerek sadece yol yapmanın yeterli olmadığını ifade etti. Nüfusun diğer şehirlere dengeli şekilde dağıtılması gerektiğini dile getirdi.
Ücretli Giriş Uygulamaları Gündemde
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, Kadıköy ve Eminönü gibi noktalara özel araçla girişin ücretli hale getirilmesiniplanladığını hatırlatan Korkmaz, bu adımın başarılı olması için toplu taşımanın cazip hale getirilmesinin şart olduğunu söyledi.
Otopark ve Dar Sokak Sorunu
Korkmaz, İstanbul’un birçok semtinde yaşanan çift taraflı park sorununun da trafiği kilitlediğine dikkat çekti. Özellikle Bağcılar ve Küçükçekmece gibi ilçelerde dar sokakların hareket kabiliyetini sınırladığını ve şehir planlamasında ciddi revizyonlar gerektiğini vurguladı.