İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla...

Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla...

Bir ülkeyi, bir kenti tanıtma mücadelesi verirken yaşadığımız sorunları, iyi niyetli amacımızı engelleme çalışmalarını, bu yönde adice istemleri, sıkıntıları da günü birlik ele aldığımız yazı ve haberlerimiz de üstü açık ya da kapalı şekilde, 'Kızım sana söylüyorum, Gelinim sen anla' misali kamuoyuna anlatmaya çalıştığımız şu günlerde hakkımda ele alınan bir yazıyı okurken kendi kendime gülüp, bu yönde yazılanları, söylenenleri yapılanları da daha önce ki bir yazımda dediğim gibi not etmeyi de unutmuyorum.

Bir ülkeyi, bir kenti tanıtma mücadelesi verirken yaşadığımız sorunları, iyi niyetli amacımızı engelleme çalışmalarını, bu yönde adice istemleri, sıkıntıları da günü birlik ele aldığımız yazı ve haberlerimiz de üstü açık ya da kapalı şekilde, 'Kızım sana söylüyorum, Gelinim sen anla' misali kamuoyuna anlatmaya çalıştığımız şu günlerde hakkımda ele alınan bir yazıyı okurken kendi kendime gülüp, bu yönde yazılanları, söylenenleri yapılanları da daha önce ki bir yazımda dediğim gibi not etmeyi de unutmuyorum.
'Zalimin zulmü varsa sevenin Allah'ı var' sözünü ben de, 'Zalimin zulmü varsa benim de Allah'ım ve Ardahanlım var' diyerek yol aldığım bu süreçte bumerang misali önüme atılan taşların er, geç dönüp, dolaşıp onlara geri döneceğini de bilmekte fayda var.
Ki; Bunu, yani sözde beni yıpratma hesapları yaparlarken aslında Ardahan'a zulüm yapanları da, 'Allah yarattı' dediğimiz insanların olduğunu da bilmekteyim.
Ve bu insanların bir çoğunun kamu oyunca tanınmasına, kendilerini gökten zembille inmişe benzetmelerine, 'ben bu memleketin akıllısı, aydını, çok bilmişi ve horozuyum' diyenler olanların çoğunun da benim özel (!) çabalarımla sözde yükselenler olması ise aldığım notların kalınlığını arttırmakta.
Yarattığı gibi yok etmeyi de son İstanbul depremleri ile bu tiplere hatırlatan Allah'ın büyüklüğüne şükür ettiğimiz şu günlerde nice yaratılanların o benim ve birilerinin omuzlarında günü geldiğinde çıktıkları yükseklerden nasıl al aşağı olduklarını son olarak Ardahan Adliyesinde fotoğraflananlardan gördük ve 'Allah'ım sen ne büyüksün' dedik.
Yaaa.. İşte aynen böyle bir süreçteyiz..
Bu yönde onca ata sözünün olduğunu unutanlar olsa da adıyla, yaptıklarıyla, dedikleri ile hala yaşayan, rahmetli, değerli babamın sık sık dile getirdiği ve yaşadığımız, bize yaşatılan olumsuzluklara karşı sabretmemizi istediği, 'Oğul niyeti iyi olanla uğraşan-lar er-geç Allah'ın taşıyla karşılaşacak merak etmeyin onlar aslında bunu yaparken o günü çağırmaktan öte bir şey yapmıyor-lar, sabredin..' demesini bir kez daha bana hatırlatıyor bu süreçte yaşadıklarım..
Evet, 51. yaşımın içinde olduğum şu günlerde nicelerinin gelip, geçtiğini ama iyi niyetle dünyaya ve insanlara bakan benim, hala onca darbeye ve son olarak, 'Öldü, kurtulduk' diyen alçakların sevindiği o ağır trafik kazasına rağmen Allah'ın inayeti ile hala yaşadığımı, yazdığımı ve en önemlisi toplumun gönlününün en güzel yerinde olduğumu da bilerek Allah'ıma şükür ediyorum..
Bu ülkenin kurucusundan, şu anki ülkenin başkanının da içinde olduğu bir çok insanın, liderin, önderin, aydının adının yaşadığı, heykelinin hala yapıldığı şu dünya da sonradan görmelerin kısa sürede artık kullanılmayan kibrit çöpü gibi kısa bir an alevlenip, o hızla söndüklerini de bilen bir insan olarak yaşadıklarımın, bana yaşatılanların altında kalmayacağımı da bilen iyi bilir..
Er ya da geç yeri geldiğinde yaktığım mumun, ele aldığım yazının, haber yaptığım konuların ardından not ettiğim bu kibrit çöplerinin (!) nasıl olup, toplum tarafından çöpe atıldığını da hep birlikte göreceğiz..
Neyse başta, 'ben istifa ettim daha ne istiyorsun' deyip, ne istediğimi bilmesine karşın hala moral bozan, çarpık ayaklarını diretenleri, yazdığım mesajları okuyup, cevap vermeyenleri, beni telefondan, sanalda engelleyenleri, alçakça iftira atanları, pığasları, yumurtacıları, kendilerini bulunmaz Hint kumaşı sananlar olmak üzere yaşadıklarımı, yaşatacakları mı önce şu an yaptığım gibi Allah'a havale ediyorum..
Ama benim de not ettiklerimin yaptıkları karşısında altta kalmayacağımı göreceğiniz o günü beklerken Zafer Tahiroğlu'nun benimle ilgili yazısına yer verip, o yazı da anlatmak istediği gibi benim yaşatılanların altında kalıp, kalmayacağımı önce Allah'a sonra siz sevgili okurlarıma ve not ettiklerim (!) hariç tüm Ardahanlılara bırakıyorum..